ne zaman kendisine işim düşse anamdan emdiğim sütü burnumdan getiren adam. oysa aileden biri gibi sever sayarız kendisini.
coronanın en etkili olduğu vakitler. şüpheli sıfatıyla karantinaya alınınca hekimlikten rapor istedi iş yeri. emmett brown kılıklı, bir saniyesi diğerine uymayan muhtereme telefon açarken yine tedirgindim. adam daha rapor kelimesini duyar duymaz deliye döndü:
-öyle saçmalık mı olur? seni kandırmışlar.
+demeyin! peki ne yapabilirim, bari bi fikir verseniz.
-işletmenin kendi doktoru yok mu?
+malesef. olsa sizi rahatsız etmezdim.
-prosedürlerden de mi habersiz bunlar be?
+bilemiyorum. sadece aile hekimini ara halletsin dediler.
-başka emirleri var mıymış? hadsizliğe bak!
+valla haklısınız.
-şimdi sana rapor yazsam resmen suç işlemiş olacağım.
+aman aman, başınızı belaya sokmayın rica ederim.
-yahu seni muayene bile etmedim. böyle bir aptallığı benden nasıl beklerler?
+konuya hakim değillerse demek ki...
-hayatımda bu kadar ahmakça bir olayla hiç karşılaşmamıştım.
+neyse, bi çaresine bakacağız artık.
-yo hayır. buna asla alet olamam...
+siz canınızı sıkmayın nolur.
-off!!
+bakın lütfen diyorum.
-bir haftalık mıydı rapor?
+evet..
-10 gün yazıyorum.
+teşekkürler, kolay gelsin.
akla zarar.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?