Game of thrones'ta tyrion ile beraber en sevdiğim karakter, yiğit savaşçıdır.
jon snow
Ağlak suratlı, ılık götlü snow'ların jon'dur. Şu role az karizmatik birini koyaydınız yav…
Kant ahlakı biraz sıkıntılı,hiçbir eylem kendi içinde kötü veya iyi değil aslında, yalan söylemeyi insanlar kötü olarak belirliyor, pragmatik bir sebepten dolayı, herkes yalan söylerse güven duygusu olmaz, toplum mekanikleri işlemez.
En bilinen karşı çıkışlardan biri, kapını çalan ss subayı evde yahudi var mı diye sorduğunda, senin odanda saklanan yahudiyi yalan söyleyerek kurtarır mısın düşünce deneyidir. Kant'a göre yalan söylemeyip teslim etmek gerekir, sonucunda ölse dahi, sen ahlaki olanı yaptın ama sonucu kötü olunca, insan ahlaklı davrandığına ikna olamıyor. Bana göre Kant ahlakının en büyük sorunu insanı robotlaştırması. Belli başlı temeller verip, onlara uyarsan ahlaklısın diyor, hiç sonuçları düşünmeden, sadece doğru olanları yapıp hayata devam etmek, programlanmış bir robottan farksızlık yaratıyor ve insanın temeli olan düşünüp, sorumluluk alıp, eylemde bulunmayı öldürüyor.
kesinlikle haklısın. kant ahlakının böyle açmazları var. Üstelik insan robot değil değişken varlık, Sabit insan Doğası diye bir şey de yok, sürekli değişim, dönüşüm mevcut. 12.yüzyılda bir avrupa kentinde halk cellatların kelle almasını izliyordu, bunda hiçbir sorun yoktu, 21.yüzyılda böyle bir şey kalmadı. İnsan asla sabit bir varlık değildir,sürekli değişir.
Kant kafayı yemiş. Tşk.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?