Severdim, Aslında hala sevdiğimi de söyleyebilirim. Ancak bir seferinde canımı çok acıtmıştı.
Askere gideceğim günün sabahında eşimin sevinç çığlıkları ile uykumdan uyanmış ve kendimi uyku sersemi halimle yatak odamla mutfak arasındaki koridorda bulmuştum bi anda.
Eşimin sevinçli şen sesi kulağımı doldururken olanı anlamaya çalışıyordum. Derken elindeki gebelik testi gözüme çarpmış ve düğüm çözülmüştü.
O sevinci paylaşıp sarılma ve tebrik faslı bitince bir anda yüreğime bir öküz oturmuştu. Daha üç-dört ay önce anne karnında kaybettiğimiz ilk çocuğumuzdan sonra ikinci bebeğimiz yola çıkmıştı. Bense o akşam gitmeliydim.
Derken akşam yolculuk başladı. Gece yarısı başlayan yolculuk sabaha karşı afyonda dinlenme molasıyla devam ediyordu. Otobüsten aşağı adımımı atmamla buz kesmişti bedenim.
Bu kadar üşümemin sebebi kış olmasından ziyade gittiğim yolun belirsizliği ve geride bıraktıklarımın yüküydü. O gece üstümdeki elbiseler ihanet etti bana. Hiç ısıtmadılar beni hiç. Hem de hiç. Aslında elbiselerin hiç suçu yok. Ruhum üşüdü benim o gece…
Bu arada, O gün yola çıktığından haberdar olduğum bebeğim şimdilerde 13 yaşında ve sekizinci sınıfa geçti.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?