siyah bir kareyi aydınlatan küçük bir ışık.. insanlarda bazı insanların hayatında böyledir işte. karanlık boyut olarak ışıktan geniş olmasına rağmen, bizlerin odak noktası ışıktır.. aşk ve sevginin psikolojisi de böyle.. karanlıkta boğulmamak üzerine.
ayrılıklar ise aydınlıktan kaçmak ve karanlıkla savaşmaya benzer lâkin "büyük balık, küçük balığı yer."
Tüm odaklar kendinden küçük balıklara yöneldiği için büyük balığın azameti ve akıbeti önemsizleşiyor nazarımızda. O kadar ki belkide küçük balığı ağzımıza aldığımızda büyük balığın lokması olmuşuzdur çoktan. Ve biz hala bi haberiz. Nefsimize zulmettiğimizi itiraf etmedikçe de bizi yutan balığın sahil-i selamete tükürmesi çok zor. Eyvallah nur yüzlü, idrakte şimşekler çaktırdın. Var ol…