sıfırdan başlayıp hırsla ilerlemeyi bilmekTir bi yerde. ne bileyim okul dönüşü sokakta bilye oynayan çocuklara rastlarsın. sonra sende oynamak istersin ama hiç bilyen yoktur.
Hemen birini gözüne kestirirsin gidip bir veya iki tane borç alır sonra o borç aldığın bilyeyle başlarsın oynamaya. ütersin, hırslanır ütmeye devam edersin. sonra büyük oynayanlara oynayıp daha çok ütersin ve en sonunda o çocukların içinde kural koyan, oyunu belirleyen olursun.
bir hedefin olmalıdır. çok iyi bilirsin misyonunu o çocukların elinde bilye kalmayana kadar oynar, hepsini ütersin. bazen yüzlercesi olur cebinde. öyle üç beş tane ütüp kaçmazsın bazısı gibi. ya da ben büyük oynamam diyip ufakçılık yapmazsın.
mert olursun, duruş sergilersin ve derken nihayet bütün bilyeler senindir. ne yazık ki o zaman görürsün; mutluluk hepsinin senin cebinde olması değildir. mutluluk bir amacının bir hedefinin olması. bir amaç için çırpınmak belkide...
sonra çıkarsın yüksek bir yere cebindekileri savurursun havaya yamaaa yamaaa diye bağırarak. etrafında fır döner herkes.
kazandığını karşındakilere pay edersin onların gücü oranında. farkında olmadan liberal bir ekonomi yaratmışsın belki. ya da doğa kanununun hayata geçmesini sağlamışsındır kim bilir.
ama mutlusundur tekrar. karşında, az önce hüzünlü bakan o gözler artık biraz olsun gülmeye, ışıldamaya başlamıştır...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?