yazarların ilk öpücüğü

biraz da mutlu şeyler yazıp okuyalım. ben henüz ilk öpücüğümü almadım ya da biriyle öpüşmedim. bu yüzden anıları anlatma kısmını yazarlara bırakıyorum.

çapa tıpta okuyordu. ama o sayılmazmış, sonra anladım. zira dünyalara bedel sonraki öpücüğün sahibi hayatımın kadını oldu.

Herhangi bir kızla öpüşmedim.aşık olacağım kişiye saklıyorum.Hiç kimseye aşık olmazsam öpüşmem, yapacak bir şey yok.

Öpücükten ziyade, öpücük öncesi göz göze geliş daha tatlı ve daha yücedir. Ruh öpüşmesi diyebiliriz buna.

Lisedeyken yaşandı. Bulduğumuz her boş zamanda voleybol oynamaya giderdik. O sıralar flört ettiğim kişi bir derdini anlatıyordu, herkes hadi oyuna diye toparlanıp indiler, bana sen gitmiyor musun diye sordu, oyun hep oynanır sen anlatmaya devam et derdini demiştim. İki yanağımdan tutup bastırarak beni kendine çekip öpmüştü. Hazırlanmadığım için midir yoksa şaşkınlıktan mıdır bilmem ama öyle çok mükemmel duygular hissetmedim. Aklımdan geçen tek şey, vov gerçekten de birilerinin onu dinlemesine ihtiyacı varmış oldu. Çok sonradan eve gelince olayın farkına vardım, ulan şaka maka kız öptü ya beni demiştim.