baba ile girilen garip diyaloglar

succulent
(Kırık beyaz bir eşofman altı, üstünde lacivert triko bir kazak, onun üstüne beyaz şişme yelek, kafaya da bere takmış)

-kızım bugün nasıl olmuşum?
+gayet şık görünüyorsun? (Benden iyi giyinmiş)
-ibneler gibi olmamışım değil mi?
+404 page not found
succulent
Sabah telefon aramasında
-kızım kusura bakma seni de hizmetçi gibi sanki her sabah arayıp kahvaltı hazırlar mısın? Diye arıyoruz. Öyle düşünme olur mu?
+ne demek efendim, emriniz olur.
succulent
-ben bir çocuklara bakıp geleyim baba
-ben size bu kadar baksam uzaya gitmiştiniz. Gidin bakın ne kıymetli çocuklarınız varmış.
succulent
Seni çok seviyorum benim güzel kızım da birde arada bağırmasan, sinirlenmesen, kızmasan…
Kızdığım şey yemek yedikten hemen sonra başka yemek yemek istemesi. Benim hayatla imtihanım diyabetli bir babanın boğazına gümrük memuru olmak.
Yazar cizer
Paraya ihtiyacın var mi?

Yok neden sordun ki?

Paran varsa borç versene :d.

Sonuç pederde olsa borç vermedik bizde böyle 1 delikanlıyız.
succulent
Bizimkiler hep garip de benim en sevdiğim dialog şöyle oluyor.
Bir zarar ziyan yaptığım zaman, olayı önce abartarak baba ben çok kötü bir şey yaptım. Bunun için çok üzgünüm diyip, sonra o baya baya kötü bir şey beklerken ben durumu söylüyorum. Oh ya bu muydu? Senin canın sağ olsunla bitiriyoruz. Tam bir manipülatörüm.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol