evlenme oranlarının düşmesi

mefauf
efendim bu konuda bir bakış açısı oluşturup bakış açınızı zenginleştirmek istiyorum.

evlenme, boşanma ile ilgili mevzuatı bilen, iyi gözlem yaptığını düşünen biri olarak bu oranın düşme sebeplerini sıralayayım size.

1- eğitim.
2001 yılından bu yana zorunlu eğitim süresinin önce 8 yıla sonra 12 yıla çıkarılması ile artan eğitim süresi nedeniyle evlenme ertelendi. ayrıca eğitim oranı arttıkça toplumda evliliğe bakış açısı da değişti. evlenenler daha geç evlenmeye başladı ve hiç evlenmeyen sayısı da arttı.

2- ekonomik sebepler.
2001 yılındaki ekonomik kriz malum, ardından özellikle 2009 yılındaki kriz ve maalesef 2015 yılından sonra ekonominin her geçen zaman diliminde kademeli olarak kötüye gitmesi toplumda evlenme isteğini ve imkanını baltaladı.

evlenmek isteyen insanlar imkanlarının olmamasından ya evliliği erteledi ya da dünya kadar borçla evlenip ödeyemediler ve huzursuz olup boşanma oranlarını arttırdılar. boşanma oranı arttıkça da evlenme oranı düşüyor haliyle.

3- değişen çağ gerekleri ve teknoloji.
doksanlı yıllarda ve daha önceki dönemde evlilik dışı yaşam şimdikine göre çok ama çok daha fazla ayıpsanırdı. teknolojik gelişmeler ve toplumun değişen bakış açısı sayesinde insanlar eskiye göre daha rahat evlilik dışı yaşam sürebiliyor. bu da doğal olarak evlilik oranının düşmesine katkı sağlıyor.

ayrıca sosyal medya yüzünden insanlar imkanı olanların cafcaflı düğünlerini veya ilişkilerini seyredip bunları yapamayacaklarını görünce umutsuzluğa düşüyorlar. evlilikten bu yüzden soğuyor bir çok insan.

bununla birlikte sosyal medya üzerinden insanların birbirine daha hızlı ulaşması aldatma ve buna bağlı boşanma oranlarını arttırıp evlenme oranlarını da düşürdü tabi.

4- yasal düzenlemeler.
şuan yürürlükte olan medeni kanun 2001 de çıktı. medeni kanunda evlenme ve boşanma konusunda kadın ve erkek eşit konumlanmış iken toplumda maalesef kadın ve erkeğin eşit konumlanmaması durumu var.

yani sosyal yaşantıda erkek egemen bir yapı ve zihniyet hakimken yasal düzenlemelerde kadına pozitif ayrım yapılması da sorunlar doğurdu. mesela kadının beyanının esas alınması erkeğe kendini değersiz hissettirdikçe erkek daha agresif bir ruh haline büründü.

ayrıca boşanma sonrasında erkek ömür boyu nafaka ödemek zorunda kalıyor. üstelik çoğu zaman bir çok kadın sırf nafaka almaya devam etmek ve erkeği daha çok yıpratmak için yeniden evlenmeyip evlilik dışı ilişkiye yöneliyor. bu şekilde olup resmi kayıtlara geçen binlerce evlilik dışı çocuk var. (bu konu ayrıca incelenmeli. çünkü bu durum toplumu başka türlü sorunlara hazırlıyor)

değinmeden geçemeyeceğim bir durum daha var. o da sırf babalarının sgk maaşlarını alabilmek için sahte boşanma yapan kadınlar, kadınlarımız. hiç azımsanmayacak sayıda boşanma yapılıyor bu yüzden. (bunu ekonomik sebepler başlığına yazacaktım ama yasal açıklar yüzünden yapılabildiği için buraya yazdım)

yazdıklarım tamamen kendi düşüncelerim olup kimseyi zan altında bırakmak veya karalamak için yazılmamıştır. biraz olsun bakış açınıza katkım olduysa ne mutlu bana.

son olarak; hayat kısa, sevin sevişin.
kalın sağlıcakla...
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol