hiç doya doya yaşadığımı düşünmediğim dönem. yani aileme sorsak çok sıkıntılı geçirdiğimi söyleme olasılıkları yüksek ama şu zamanın ergenlerine baktığımda valla melek gibiymişim. ama benim bahsettiğim daha çok görünüş olarak.
mesela saçımı kısacık kestirseydim, her ay farklı bir renge boyasaydım, dövmeler yaptırsaydım, ensemi kazıtsaydım, ilk piercing'imi o zamanlar deldirseydim gibi şeyler.
saçımı şu an kısacık kestirmeye veya kazıtmaya asla cesaret edemem zaten, farklı renkleri denedim ama dönüp dolaşıp yine kızıl oldum, ilk piercingimi 20 yaşında yaptırdım, dövmem yok çünkü aşırı seçiciyim, pişman olmak istemediğim için büyük ihtimal asla yaptıramayacağım. ergenlikte mantık diye bir şey yok. kafana esiyor ve yapıyorsun, bu kadar basit. ama yetişkin olunca insan daha mantıklı ilerlemeye başlıyor.
yani bir çok yönden ergenliğimi yaşamadım bence.
ergenlik dönemi
Ailelerin çocuklarıyla ilgilenmediği için genelde kötü geçirilen dönem, ergenler cinsel eylemlere yönelir, mastürbasyon ve pornoyla haşır neşir olur.Anne baba bunları hiç anlatmaz,en azından benimkiler bahsini bile açmadı.arkadaş çevresinden öğrendik böyle şeyleri,sağlıksız oldu.
sorumluluktan kaçmamayı elzem kılan süreç.
ülkemizde ebeveynlerin buluğ çağı denen döneme geçiş yapmış çocukları ile yeteri kadar ilgilenmediği gerçeği de göz önünde bulundurulursa, bu konuda ağabeylerin yahut ablaların daha fazla inisiyatif alıp elini taşın altına koyması, bilgi ve tecrübelerini kardeşleriyle paylaşması icap eder.
bir anne nedendir bilinmez, ilk adetini gören kızına ne yapması ve nasıl davranması gerektiği hakkında açıklama yaparak onu rahatlatmaktan özenle kaçınır.
keza bedenindeki değişimlerin sebebini erkek çocuğuna anlatmayı kendisine yediremeyen, lafa girdiğinde yüzü kızaran babaların sayısı da az değildir.
sesi çatallaşmaya, yüzü sivilcelerle dolmaya, karşı cinse amansız bir ilgi duymaya başlayan ergen, ona buna yoktan yere sinirlenmesinin altında yatan nedenleri tek başına su yüzüne çıkarmaya mecbur bırakılmamalı, buna mahkum edilmemelidir.
nasıl olsa adına internet denen bir dünya var, gidip her şeyi oradan öğrensin mantığı ile kolaya kaçmak, kişileri telafisi mümkün olmayacak dertlerle karşı karşıya bırakabilir.
yaşça büyük, meselenin üstesinden bir şekilde gelmeyi becerebilmiş diğer aile bireyleri bu noktada ipleri eline almalı ve küçük kardeşlerinin, evlatlarının en büyük destekçisi olmalıdır.
öpüşmenin bile ne maksatla gerçekleştirildiğini sorgulayan bir bünye, bilgisayar ekranında alt alta üst üste geçmiş bedenlere denk geldiği an neler hissedecektir kimbilir?
kafa kafaya vermeli, etraflıca düşünmeli bu tarz meseleleri.
rastgele...
ülkemizde ebeveynlerin buluğ çağı denen döneme geçiş yapmış çocukları ile yeteri kadar ilgilenmediği gerçeği de göz önünde bulundurulursa, bu konuda ağabeylerin yahut ablaların daha fazla inisiyatif alıp elini taşın altına koyması, bilgi ve tecrübelerini kardeşleriyle paylaşması icap eder.
bir anne nedendir bilinmez, ilk adetini gören kızına ne yapması ve nasıl davranması gerektiği hakkında açıklama yaparak onu rahatlatmaktan özenle kaçınır.
keza bedenindeki değişimlerin sebebini erkek çocuğuna anlatmayı kendisine yediremeyen, lafa girdiğinde yüzü kızaran babaların sayısı da az değildir.
sesi çatallaşmaya, yüzü sivilcelerle dolmaya, karşı cinse amansız bir ilgi duymaya başlayan ergen, ona buna yoktan yere sinirlenmesinin altında yatan nedenleri tek başına su yüzüne çıkarmaya mecbur bırakılmamalı, buna mahkum edilmemelidir.
nasıl olsa adına internet denen bir dünya var, gidip her şeyi oradan öğrensin mantığı ile kolaya kaçmak, kişileri telafisi mümkün olmayacak dertlerle karşı karşıya bırakabilir.
yaşça büyük, meselenin üstesinden bir şekilde gelmeyi becerebilmiş diğer aile bireyleri bu noktada ipleri eline almalı ve küçük kardeşlerinin, evlatlarının en büyük destekçisi olmalıdır.
öpüşmenin bile ne maksatla gerçekleştirildiğini sorgulayan bir bünye, bilgisayar ekranında alt alta üst üste geçmiş bedenlere denk geldiği an neler hissedecektir kimbilir?
kafa kafaya vermeli, etraflıca düşünmeli bu tarz meseleleri.
rastgele...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?