sözlük anlamı kişilerin kaynaklara bağlı kalmadan peşin hüküm sürmesidir.
bir insan hakkında herhangi bir deneyim, herhangi bir değerlendirme onu tümüyle değerlendirmemizde yetersiz kalacaktır. değerlendirmeler acelecidirler ve öyle olmak zorundadırlar.
ön yargı
Hislerle harmanlaşan bir durum. Aslında önyargının bir sürü sebebi olabilir.. yaşadığımız bir olaydan etkilenerek çıkarttığımız sonuçlara istinaden benzeri bir olayda Kalkan denen durumu gerçekleştiririz. Bu bir yönden de aslında önyargıdır. Bazen birinin fiziksel görüntüsü bile önyargıya sebep olabilir. Daha önce sorun yaşadığımız birinin sülietine benzetip o kişide olumsuz durumlar hissederiz. Çocuğum için ilk işe başladığım dönemlerde bakıcı için bir kaç yere başvurmuştuk. Bir kadınla anlaşıp bakmasını istedik ama kızım hoşlanmadı ve çok ağladı daha sonra başladığı bir kreşte fiziksel özellikleri benzer olan bir pedagogla tanışma sürecinde aynı tepkiyi gösterdi. Muhtemelen o kadını saç benzerliğinden dolayı bakıcısına benzetti. Bu bir önyargı olabilir mi? En basit şeklinde bu bir önyargı.
Koruyucudur.
Hayatta sahip olduğumuz şeylere sahip olmamızın bir nedeni var. Muhtemelen evrimsel süreçte çokça işimize yaradı o düşünce kalıpları. Şu an biz onları "kötü" diye etiketlesek de. Şüphe gibi, yalan gibi, manipülasyon yeteneği gibi. Kimisi biyolojik kimisi sosyal evrimimizde avantaj sağladı bize.
Birisi hakkında önyargılı olmamak imkansızdır. Ya da bir şey hakkında. Daha onu gördüğümüz anda zihnimizde bir fikir oluşur, henüz denemeden. Bu fikir olumsuz ise buna "önyargı" der ve kötülerler. Ama bu fikir olumluysa? Hakkında pek de bir fikrimiz olmayan bir şeye duyduğumuz sempati de spektrumun öteki ucu değil mi? "Olumlu ön yargı" yani.
Ön yargılarımı severim. Ön yargılarımla mutluyum. Ayrıca her zaman "gerçek fikirlerimi" edinmek ve toparlamak için de kendime zaman veririm.
Kötü olan ön yargılar değil, onlara saplanarak olabilecek en objektif değerlendirmeyi yapmaktan aciz kalmak. Onları mutlak gerçek olarak kabul etmek.
Hayatta sahip olduğumuz şeylere sahip olmamızın bir nedeni var. Muhtemelen evrimsel süreçte çokça işimize yaradı o düşünce kalıpları. Şu an biz onları "kötü" diye etiketlesek de. Şüphe gibi, yalan gibi, manipülasyon yeteneği gibi. Kimisi biyolojik kimisi sosyal evrimimizde avantaj sağladı bize.
Birisi hakkında önyargılı olmamak imkansızdır. Ya da bir şey hakkında. Daha onu gördüğümüz anda zihnimizde bir fikir oluşur, henüz denemeden. Bu fikir olumsuz ise buna "önyargı" der ve kötülerler. Ama bu fikir olumluysa? Hakkında pek de bir fikrimiz olmayan bir şeye duyduğumuz sempati de spektrumun öteki ucu değil mi? "Olumlu ön yargı" yani.
Ön yargılarımı severim. Ön yargılarımla mutluyum. Ayrıca her zaman "gerçek fikirlerimi" edinmek ve toparlamak için de kendime zaman veririm.
Kötü olan ön yargılar değil, onlara saplanarak olabilecek en objektif değerlendirmeyi yapmaktan aciz kalmak. Onları mutlak gerçek olarak kabul etmek.
Büyük zaman kayıplarını önler, sanılanın aksine kötü bir şey değildir. onda yedi bile tutarlı olsa çok iş görür, kalan üçlük kısmın hakkını da görmezden gelin artık, çünkü yedisiyle uğraşmak zorunda kalmadan etiketleyip, hayatınıza devam etmenizi sağlamıştır.
Tabi bu ön yargılar bizzat kendinizin, belli tecrübeler ve üzerine düşünüşlerinizle ulaştığınız şeyler olması gerekir, toplum tarafından ya da başkasının size aşıladığı ön yargılar, sizi hapsettikleri bir düşünce alanında asla çıkamamanızı sağlamak için bir tuzak olabilir.
Tabi bu ön yargılar bizzat kendinizin, belli tecrübeler ve üzerine düşünüşlerinizle ulaştığınız şeyler olması gerekir, toplum tarafından ya da başkasının size aşıladığı ön yargılar, sizi hapsettikleri bir düşünce alanında asla çıkamamanızı sağlamak için bir tuzak olabilir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?