confessions

larisalisa

1. nesil Yazar - 2. Seviye Çırak - Yazar

  1. toplam entry 7
  2. takipçi 3
  3. puan 4216

gaucher

larisalisa
Gaucher veya gaucher hastalığı, lizozomal depo hastalıkları grubuna ait genetik bir bozukluktur. Bu hastalıkta, glukoserebrosidaz enziminin eksikliği nedeniyle vücutta glukoserebrosid adı verilen yağlı maddeler birikir. Bu birikim, karaciğer, dalak, kemik iliği ve merkezi sinir sisteminde hasara yol açabilir. Hastalığın tedavisi, enzim replasman tedavisi ile biriken maddelerin parçalanmasını sağlamaya yöneliktir. Gaucher hastalığı, nadir görülmesi nedeniyle az bilinir, ancak erken tanı ve tedavi ile yaşam kalitesi önemli ölçüde artırılabilir.

hipokrat yemini

larisalisa
"Hipokrat Yemini," tıp alanında çalışanların bağlılıklarını ve etik sorumluluklarını vurgulayan, antik Yunan'dan günümüze kadar süregelen bir metindir. Bu yemin, modern tıbbın babası olarak kabul edilen Hipokrat tarafından yazılmıştır ve tıp doktorları tarafından tıp eğitimini tamamladıklarında edilen bir yemin olarak bilinir. Yemin, özellikle hastalara zarar vermeme, tıbbi bilgiyi gizli tutma ve mesleği etik kurallar çerçevesinde icra etme gibi temel ilkeleri içerir.

edebiyat sosyolojisi

larisalisa
Edebiyat sosyolojisi, edebiyatın toplumsal olgularla olan ilişkisini inceleyen bir disiplindir. Bu alan, edebi eserlerin yalnızca içeriklerini değil, aynı zamanda bu eserlerin üretim koşullarını, yazarları, okuyucuları ve yayınevlerini de göz önünde bulundurarak edebiyatı toplumsal bir olgu olarak ele alır.
Edebiyat sosyolojisinin temel amacı, edebi eserlerin toplumsal bağlamda nasıl oluştuğunu ve bu eserlerin toplum üzerindeki etkilerini anlamaktır. Bu bağlamda, aşağıdaki unsurlar üzerinde durulur:
Yazar: Yazarın toplumsal durumu, yaşam koşulları ve eserleri üzerindeki etkisi incelenir.
Dönem: Eserin yazıldığı tarihsel ve kültürel bağlamın, edebi üretim üzerindeki etkileri araştırılır.
Okuyucu: Okuyucunun beklentileri ve edebi eserlerle olan etkileşimi de önemli bir inceleme konusudur.
Edebiyat sosyolojisi, nitel ve nicel araştırma yöntemlerini kullanarak, edebi eserlerin toplumsal kabulü, dağıtımı ve etkileri üzerine analizler yapar. Bu disiplin, sanat sosyolojisi, kültür sosyolojisi ve sınıf sosyolojisi gibi diğer alanlarla da etkileşim içindedir.
Edebiyat sosyolojisi, edebi metinlerin toplumsal yaşamı nasıl yansıttığını ve bu metinlerin toplumsal değişimlere nasıl katkıda bulunduğunu ortaya koyar. Edebi eserler, toplumsal olayları, insan ilişkilerini ve kültürel değerleri yansıtan önemli kaynaklar olarak değerlendirilir. Bu nedenle, sosyologlar ve edebiyat araştırmacıları, edebi metinleri toplumsal analizlerde sıklıkla kullanır.

matla beyti

larisalisa
Matla beyti, Divan edebiyatında gazel ve kaside türündeki şiirlerin ilk beyitini ifade eden bir terimdir. "Matla" kelimesi, Arapça kökenli olup "doğmak" anlamına gelir ve güneşin doğduğu yer anlamında kullanılır. Bu bağlamda, matla beyti, gazelin başlangıcını temsil eder ve okuyucuya şairin duygularını ve temasını tanıtan bir kapı görevi görür.
Matla beyti, diğer beyitlerden farklı olarak, kendi içinde redifli ve kafiyeli iki mısradan oluşur. Bu beyit, gazelin temel yapısının belirlenmesinde kritik bir rol oynar. Diğer beyitlerin ikinci mısrası, matla beyitiyle kafiyeli olmak zorunda değildir.

beyin ödemi

larisalisa
Beyin ödemi, beyin dokusunda sıvı birikmesi sonucu oluşan, hayatı tehdit eden ciddi bir sağlık sorunudur. Beyin, kafatasının içinde sabit bir hacme sahip olduğundan, ödem oluşması kafa içi basıncın artmasına neden olur. Artan kafa içi basınç, beyne giden kan akışını azaltarak beyin hücrelerinin hasar görmesine, ileri durumlarda ölümüne yol açabilir.
Beyin ödemi, tek başına bir hastalık olmayıp, altta yatan bir sorunun sonucudur. Bu nedenle, esas hastalığın belirlenmesi ve tedavi edilmesi önemlidir. Altta yatan sorunlar: İskemik inme (beyin damar tıkanıklığı), beyin kanaması, enfeksiyon (menenjit), beyin tümörü vb. gibi nörolojik hastalıklar olabilir.

hipokaust sistemi

larisalisa
Hipokaust, Roma İmparatorluğu'nda kullanılan sofistike bir merkezi ısıtma sistemidir. Bu sistem, binaları, özellikle evleri ve halk hamamlarını, yer altındaki sıcak hava dolaşımıyla ve duvarlardaki kanallarla ısıtıyordu. Fırında yakılan odunlardan üretilen sıcak hava, yerden yükseltilmiş döşemeler altına yönlendiriliyor ve duvarlardaki özel kanallardan dolaşıyordu. Bu teknoloji, dönemi için oldukça ileriydi, zengin evlerinde konfor sağlarken, hamamlarda hijyen ve rahatlık yaratıyordu. Romalıların ileri düzey mühendislik becerilerini sergileyen bu sistem, modern merkezi ısıtmanın erken bir versiyonu olarak görülebilir.






alaş orda

larisalisa
20. yüzyılın başlarında Kazakistan'da kurulan bir ulusal hareket ve geçici hükümettir. Bu hareketin kökleri, Rusya İmparatorluğu'nun son dönemlerinde Kazak entelijansiyası arasında doğan milli bağımsızlık ve özerklik taleplerine dayanır. Alaş Orda'nın temel amacı, Kazak halkının siyasi, kültürel ve ekonomik haklarını savunmak, kendi kendini yönetme hakkını kazanmak ve Kazakistan'ın bağımsızlığını sağlamaktı.

Alaş Orda hareketi, Çarlık Rusyası'nın çöküşünden sonra, 1917'deki Rusya Devrimi sürecinde ortaya çıktı. 1917'de Bolşevik Devrimi'nin ardından Rusya'nın birçok bölgesinde milliyetçi ve özerklik yanlısı hareketler yükselmeye başladı. Alaş Orda, Kazak entelijansiyası tarafından bu dönemde kuruldu ve Kazak halkının çıkarlarını temsil eden bir siyasi yapı olarak görev yaptı.

Alaş Orda, Aralık 1917'de Kazakistan'ın Semey şehrinde ilan edildi. Hareketin liderliğini, o dönemin önde gelen Kazak aydınlarından olan Alihan Bökeyhanov, Ahmet Baytursunov, ve Mircakip Dulatov gibi isimler üstlendi. Bu aydınlar, Kazak halkının kültürel kimliğini korumak, eğitim sistemini modernleştirmek ve siyasi özerklik kazanmak için yoğun çaba gösterdiler.

Alaş Orda'nın yükselişi Bolşeviklerle çatışmaya yol açtı. Başlangıçta Bolşeviklerle bir uzlaşma arayan Alaş Orda liderleri, merkezi hükümetin Kazak özerkliğini kabul etmemesi nedeniyle Bolşeviklere karşı muhalif bir duruş sergiledi. Bu çatışmalar, Alaş Orda hükümetinin Bolşevikler tarafından zorla dağıtılmasına ve liderlerinin tutuklanmasına kadar gitti.

1920 yılına gelindiğinde Alaş Orda hareketi resmen sona erdi. Sovyet yönetimi, Kazak özerkliğini tanımadan, Kazakistan'ı Sovyetler Birliği'nin bir parçası haline getirdi. Alaş Orda'nın birçok lideri, Sovyet rejimi tarafından baskı altında tutularak ya sürgüne gönderildi ya da infaz edildi.
@

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol