Bu başlığa girdiğim ikinci entry oluyor sanırım. Sözlük formatı iyi hoş, ancak bu formatta siteler defalarca açıldı ve şu an zaten çoğu kişinin kullandığı bir sözlük formatında site mevcut. Bence perva'nın diğerlerinden onu farklı kılacak bir özelliği olması lazım ki onca sözlüğün arasından sıyrılabilsin. Mesela sosyal medya-sözlük karışımı gibi olabilir. Tabi bu sadece bir öneri. Eminim yöneticileri benden çok daha güzel fikirler bulacaklardır.
Onun dışında sözlüğün işleyişinden şimdilik memnunum ancak bir talebim var:
Yaptığımız yorumları profilimizde görebilmeliyiz bence.
Teyzem Konya'da yaşıyor, benim de teyzemi ziyaret etmek amaçlı gittiğim oldu. Söylenilen kadar bir muhafazakarlık görmedim, belki de ben de muhafazakar bir şehirden olduğum içindir, bilmiyorum. Twitter'da Konya ile ilgili yazılanların abartıldığını düşünüyorum. Evet çoğunluk muhafazakar bir profile sahip ancak ziyaretlerimin boyunca toplu taşıma kullanmama ve vaktimi teyzem avmde çalıştığı için avmde ve dışarıda geçirmeme rağmen hiçbirinde tesettürsüz ve genç bir kadın olduğum için hakaretlere veya aşağılayıcı bakışlara maruz kalmadım. Buradan da kendimce insanların genelinin sadece kendine muhafazakar olduğunu çıkardım. Gitmenizi tavsiye ederim ancak sıcak memlekettenseniz kışın biraz fazla soğuk gelebilir. Ben kışın gittiğimde yıllar sonra kar yağışı görmüştüm. Genel olarak Konya ile ilgili deneyimlerim iyiydi, haftaya yine ziyaret amaçlı Konya'dayım:) Değişik bir şey yaşarsam burayı güncellemeyi düşünüyorum.
Neden sözlüğün adına bu kadar takıldığı meçhul olan arkadaş. Hesabı da kapatıp kayıplara karışmaya karar vermiştir
Halbu ki kendisine özel domein bile teklif etmiştim :=(
James Webb Uzay Teleskobu, NASA'nın, ESA'nın ve CSA'nın ortaklaşa geliştirdiği bir uzay teleskobudur. 25 Aralık 2021'de fırlatılmıştır. Hubble Uzay Teleskobu'nun yerini alması ve evrenin derinliklerini daha ayrıntılı bir şekilde incelemesi amacıyla tasarlanmıştır. Kızılötesi gözlem yapar, bu da onu evrenin en eski ve en uzak bölgelerini inceleme konusunda güçlü kılar. 6.5 metre çapında büyük bir ana aynaya sahiptir, bu da çok daha fazla ışık toplamasına ve daha yüksek çözünürlükte görüntüler elde etmesine olanak tanır. Teleskop, Güneş'ten gelen ısıyı engelleyen büyük bir ısı kalkanına sahiptir, bu da onun kızılötesi gözlemler için ideal bir çalışma sıcaklığında kalmasını sağlar. Dünya'nın Lagrange 2 (L2) noktası olarak bilinen bir yörüngede bulunur. Bu, onun sürekli olarak Dünya'dan uzak bir konumda kalmasını ve Güneş'in etkilerini minimize etmesini sağlar. Galaksilerin oluşumunu, yıldızların ve gezegen sistemlerinin evrimini incelemek ve evrenin ilk dönemlerine dair daha derinlemesine bilgi sağlamak amacıyla tasarlanmıştır.
Abba Voyage projesi, pop Grubu Abba'nın üyelerinin "Abbatar" adı verilen hologramlarını kullanarak gerçekleştirilen sanal konserleridir. Konserlerde grup üyelerinin kariyerlerinin zirvesinde olduğu 1979'daki görünümleri yer alır. Konserler Londra'da Abba arena adı verilen bir yapıda yapılır ve bu yapı prefabriktir, bunun sebebi konserlerin birkaç yılda bir farklı konumlarda yapılacak şekilde planlanmasıdır. Ayrıca çalınan enstrümanların hepsi canlıdır, yani yalnızca vokaller stüdyo kaydıdır. İçeride çekim yapmak yasak, olur da çekerseniz ve yayınlarsanız telif hakkı ihlalinden siliniyor. Ancak arada birkaç video kaynamış. Bunlardan birkaçını bırakıyorum merak edenler için: video1 video2
Peki neden Abba, neden the Beatles, Queen vb. Değil?
Proje için Abba grubunun tercih edilmesinin iki temel sebebi var. Bunlardan bence en önemlisi üyelerin hepsinin hayatta olması. Bu da avatarları yaparken büyük kolaylık sağlıyor. Ayrıca hayatta olmaları sayesinde Voyage için şarkılar yeniden kaydedilebildi, bu sayede daha gerçekçi bir deneyim ortamı hazırlanmış oldu. Bir diğer sebebin ise Abba'nın 7den 70'e her kesime hitap etmesi olduğunu düşünüyorum. Türkiye'de pek popüler değil ama abba üzerinden yıllar geçmesine rağmen yurtdışında hâlâ popülerliğini korumakta.
Peki neden Abba, neden the Beatles, Queen vb. Değil?
Proje için Abba grubunun tercih edilmesinin iki temel sebebi var. Bunlardan bence en önemlisi üyelerin hepsinin hayatta olması. Bu da avatarları yaparken büyük kolaylık sağlıyor. Ayrıca hayatta olmaları sayesinde Voyage için şarkılar yeniden kaydedilebildi, bu sayede daha gerçekçi bir deneyim ortamı hazırlanmış oldu. Bir diğer sebebin ise Abba'nın 7den 70'e her kesime hitap etmesi olduğunu düşünüyorum. Türkiye'de pek popüler değil ama abba üzerinden yıllar geçmesine rağmen yurtdışında hâlâ popülerliğini korumakta.
Malımın kıymetli olması
hayatın tekdüzeliğinden sıkılmış bir vaziyetteyim. Her günüm birbirinin tıpatıp aynısı. Evet düzenli yaşam başarımı ve verimimi arttırdı ama sanki ruhumdan bir şeyleri götürdü. Günün getirdiği hoş sürprizleri özledim. bir de epey sıkıldım, izlediğim dizi, okuduğum kitap bile planlı programlı. Eski yaşamımı istiyorum, eski kendime gıpta ediyorum resmen! Ama uğruna didinip durduğum başarının getirdiği tatmin duygusundan da vazgeçemem, biliyorum.
kendi başlığımı kendim açayım dedim, birinin açmasını beklemek için fazla sabırsızım çünkü. Bari kendimi üstünkörü tanıtayım: 70-80lerin müziğine aşık, koleksiyon yapmayı seven içe dönük, şu sıralar bu sözlüğün işleyişini anlamaya çalışan bir yazarım. umarım bu başlık altında hakkımda güzel şeyler okuma fırsatım olur...
Ortak bir noktamız varmış, ben de 80'lerin müziğini tek geçerim.
3 senedir o kadar entry yazmışım hâlâ yazar olacağım jhjbjjnhk adamın biri 11 entryle yazar olmuş hepsi de kısa kısa yok kadının şuyu yok buyu tarzı entrylerdi:/ saçma sapan bir sözlük.
Abba, ismini grup üyeleri Agnetha Fältskog, Bjorn Ulvaeus, Benny Andersson, Anni-Frid(Frida) Lyngstad'ın isimlerinin baş harflerinden alan 70'li yıllar ve 80'lerin başında faaliyet göstermiş olan isveçli grup. Grup üyeleri hâlen hayattadır. Ününü 74'te katıldıkları Eurovision yarışmasında Waterloo şarkısı ile birinci olarak kazanan Grubun toplam 9 stüdyo albümü bulunmaktadır. Grup 83'te nedeni açıklanmasa da bariz belli olan bir sebepten dolayı dağılmıştır: Abba'nın iki çiftten oluşması ve bu iki çiftin de ayrılması. (Bu ayrılıkların her ikisinin sebebinin iki erkeğin de başka kadınları güzeller güzeli Frida ve Agnetha'ya tercih etmesinden dolayı olduğunu belirteyim) daha sonra 2021'de abba voyage projesi için (voyage'dan da ayrı başlık altında bahsedeceğim) grup tekrar birleşti ve ikinci kez (muhtemelen son kez) dağıldı.
Daha önce de başka bir başlıkta bahsetmiştim ama yeniden bahsedeyim; amputasyon benim en büyük korkularımdan. Sebebi? Gördüğüm rüyalardan başka hiçbir şey değil. Bu konuyla ilgili bir ay boyunca bir dizi rüya gördüm. Birinde sol bacağım komple yok iken bir diğerinde aynı bacak dizden aşağı yoktu bir diğerinde sağ kolum yoktu ve yazı yazamadığım için ağlıyordum. Bunlardan diğer ikisinde ise ben değil aile üyelerimden annem ve erkek kardeşim ikisi de sağ bacaktan olmak üzere biri diz üstü biri diz altı amputeydi. Bunları hatırlıyorum çünkü rüya günlükleri tutuyorum ancak bazen keşke bu rüyaları not almasaydım da unutmama izin verseydim diyorum. Bu korkunun etkilerini günlük hayatımda zaman zaman fark ediyorum. Mesela bir uzvumun araç altında kalıp ezilmesinden korktuğum için acelem bile olsa yol tamamen boş olana dek karşıdan karşıya geçmem. Peki neden bu konuya bu kadar takıldım ve günlerce rüyalarımın ana teması oldu? Bilmiyorum tamamen manasız bir sebepten ortaya çıkmış bir korku. Ama yalnız olmadığımı biliyorum çünkü bu korkunun bir ismi bile var "Apotemnophobia". Umarım asansör korkum gibi bunu da yenebilirim.
(Not: herhangi bir ampute bireye karşı nefretim bulunmamaktadır. Aksine kendilerine karşı büyük bir saygım var. +korkular üstünde kontrolümüzün olduğu şeyler değil. daha önce sözlükte bu konuyla ilgili entrymi eksi oylayan arkadaşa duyurulur!!)
(Not: herhangi bir ampute bireye karşı nefretim bulunmamaktadır. Aksine kendilerine karşı büyük bir saygım var. +korkular üstünde kontrolümüzün olduğu şeyler değil. daha önce sözlükte bu konuyla ilgili entrymi eksi oylayan arkadaşa duyurulur!!)
Her üyesi gereksiz mi gereksiz, yalnızca oksijen israfı olan aile. Kardeşim izlediğinden dolayı Tv'de arada "keeping up with the Kardashians" isimli şovlarının birkaç sahnesini gördüm ve gördüğüm sahneler de kendileri hakkında olan düşüncelerimi daha da kuvvetlendirdi. Hayata israf etmeye gelmişler, bu dünyaya tek katkıları muhtemelen öldüklerinde katılacakları azot döngüsü olur
Instagram'ı ocak ayında 22k hesabım çalındıktan sonra kullanmayı büyük ölçüde bıraktım. kişisel hesabımdan ayda bir iki kez bakıp çıkıyordum o kadar. hayatımda o kadar da büyük bir etki yaratmadı bu olay diyebilirim.
Uzuv kaybı.
Bir gün rüyamda bacağımın ampute edildiğini gördüm. O günden beri de takıntı falan mı oldu nedir rastgele anlarda zihnimde bir uzvumun eksik veya protez olduğu canlanıyor.
Bir gün rüyamda bacağımın ampute edildiğini gördüm. O günden beri de takıntı falan mı oldu nedir rastgele anlarda zihnimde bir uzvumun eksik veya protez olduğu canlanıyor.
Bir an önce yapılması gereken uygulamadır.
En kısa zamanda kullanıma sunmak için üzerinde çalışıyoruz
Komünizm, üretim araçlarının ortak mülkiyetine dayanan, sınıfsız ve devletin ortadan kalktığı bir toplumsal düzeni savunan bir ideolojidir. Temel prensipleri, özel mülkiyetin kaldırılması, tüm üretim ve tüketim araçlarının ortak mülkiyeti ve toplumsal eşitliktir. Somut bir örnek olarak, eski Sovyetler Birliği (1922-1991) verilebilir.
Sosyalizm, toplumdaki kaynakların ve üretim araçlarının ortaklaşa sahiplenilmesini ve ekonomik eşitlik sağlanmasını savunan bir düşünce tarzıdır. Sosyalist düşüncede, insanların birlikte çalışarak elde edilen zenginliklerin adil bir şekilde paylaşılması hedeflenir. Bu, devletin bazı sektörleri kontrol etmesi veya özel mülkiyeti sınırlaması yoluyla gerçekleşebilir. Sosyalizm, herkesin ihtiyaçlarının karşılandığı ve fırsat eşitliğinin sağlandığı bir toplumu amaçlar.
Oyunun keyfini siken insan tipidir.
İnsanların sağlığının içinden geçen şirketlerde başta gelir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?
Format konusunu düşüneceğim insanları fazla sıkmayan bir formata sahibiz aslında.
Her gün büyümeye ve gelişmeye devam edeceğiz.