ne zaman kendisine işim düşse anamdan emdiğim sütü burnumdan getiren adam. oysa aileden biri gibi sever sayarız kendisini.
coronanın en etkili olduğu vakitler. şüpheli sıfatıyla karantinaya alınınca hekimlikten rapor istedi iş yeri. emmett brown kılıklı, bir saniyesi diğerine uymayan muhtereme telefon açarken yine tedirgindim. adam daha rapor kelimesini duyar duymaz deliye döndü:
-öyle saçmalık mı olur? seni kandırmışlar.
+demeyin! peki ne yapabilirim, bari bi fikir verseniz.
-işletmenin kendi doktoru yok mu?
+malesef. olsa sizi rahatsız etmezdim.
-prosedürlerden de mi habersiz bunlar be?
+bilemiyorum. sadece aile hekimini ara halletsin dediler.
-başka emirleri var mıymış? hadsizliğe bak!
+valla haklısınız.
-şimdi sana rapor yazsam resmen suç işlemiş olacağım.
+aman aman, başınızı belaya sokmayın rica ederim.
-yahu seni muayene bile etmedim. böyle bir aptallığı benden nasıl beklerler?
+konuya hakim değillerse demek ki...
-hayatımda bu kadar ahmakça bir olayla hiç karşılaşmamıştım.
+neyse, bi çaresine bakacağız artık.
-yo hayır. buna asla alet olamam...
+siz canınızı sıkmayın nolur.
-off!!
+bakın lütfen diyorum.
-bir haftalık mıydı rapor?
+evet..
-10 gün yazıyorum.
+teşekkürler, kolay gelsin.
akla zarar.
aile hekimi
Tıp okuyanlara çok saygı duymakla beraber 21.yüzyılda varlıklarının sebebini anlayamadığım meslek erbabları. Neden öyle diyorsunuz diyecek olursan şu yüzden, mesela uzman doktorlara her zaman ihtiyaç var, yaptıkları iş önemli, onsuz yapamazsın ama aile hekimleri oturduğu yerden ilaç yazıyor, basitçe muayene ediyor ve kendisini aşan bir mesele varsa sevk ediyor. Bunu yapay zeka da rahatlıkla yapabilir.
Tıp fakültelerinden mezun olmuş herhangi bir pratisyen hekimin yapabileceği bir doktorluktur. Ama aynı zamanda tus'a girerek ve 3 yılda asistanlık yaparak da aile hekimliği ünvanı kazanılabilir. Günümüzde sağlık ocaklarının yerini aile hekimlikleri almıştır. Bu birden çok doktora da sahip olan kuruluşlar tek hekimle de başlayabilir. Aile hekimlikleri, ihtiyaç olunan bölgeye bir tür tayin(atama) ile giderler. Ama hali hazırda bölgede bir aile hekimliği binası yoksa bunun için tüm çabaları kendileri harcamak zorunda kalırlar. Sağlık bakanlığının standartlarına uygun (bunun için bir yönetmelik vardır) fiziki şartları sağlayan bir bina bulmak ile başlarlar. Yoksa da binayı o seviyeye getirmek zorundadırlar. Emzirme odası, doktor odası, enjeksiyon odası, bekleme alanı gibi alanları kapsayan bu şartları devletin verdiği küçük bir bütçeyle yani kendilerinden de bütçe ekleyerek hazırlarlar. Peki tabii bir sürü de ekipman. Daha sonra denetimler yapılır ve uygun şartlar sağlanıyorsa hizmete başlanabilir. Bununla da bitmeyip belli bir hasta kotası koymuşlardır. 1 yıl içinde o hasta kotasına ulaşmayan aile hekimlerinin bölgedeki görevi son bulur. Aile hekimlikleri birinci basamak sağlık kuruluşlarıdır. Avrupa'da normal şartlarda aile doktorunuza gitmeden ileri basamak bir sağlık kuruluşuna gidemezsiniz. Türkiye'de ise bu böyle değildir tabii. İstediğiniz yere istediğiniz gibi gidersiniz. Aile hekimliği mantığı basit hastalıkların teşhisi ve olası hastalıkların yönlendirilmesinin yapılacağı, uzman doktoru meşgul etmemek adına raporlu ilaçların yazılabileceği bir basamaktır. Aynı zamanda aşı takibi ve gebe takibi de yaparlar. Bunun dışında herhangi cerrahi bir girişim, yada büyük bir teşhis yapabilme donanımına ve ekipmanına da sahip değillerdir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?