ankara

milk
ankara'da esintili havada bomboş bir şekilde yürürken Ankara'nın bendeki önemini daha da fazla anlamıştım.
çok önemli bir gün olsaydı anlamazdım belki, orada büyüsem anlamazdım, ekstrem olayları Ankara'da yaşasam yine de bir önemi olmazdı benim için.
ama benim için o şehri önemli yapan detay da o zaten. o şehrin griliğini, o şehirde dinlediğim şarkıların o anki duygularımla bağlantısını, kasvetini, o anki hallerimi seviyorum. hiç beklemediğim bir şekilde kendimi orada bulamamış olmayı seviyorum.
bulabilmiş olsam sevmezdim mesela.

sevdiğim ve benim için önemi olan bir şehir. ayda yılda bir kere gidip o anıları ve o yürüyüşleri tazelemem gerekiyor.
buraya bakarlar
Dakiklik konusunda üstüne tanımayacağımız şehir.

Eylül ayına girer girmez sonbahar mevsimine anında adapte olmuş,hava soğumaya hatta yer yer yağmura bırakmıştır.

Ne demiş üstat "ankara'da ya aşık olunur ya da okunulur zaten".
napoleon
pek tatlı, pek güzel bir (bkz: vega) şarkısı. 2005 yılı'nda çıkan (bkz: hafif müzik) albümünde yer alır.



sözleri şu şekildedir;

Yağmur dönerken kara
Yavaşça süzülenler yola
Araba dolusu bir tuhaf seven
Şarkılar çalan söyleyen
Sevenlerden biri ben
Arkada bıraktığım sen
Kim olduğunu biliyorsan söylesen
Ah yağmur dönerken kara
Şarkılar var falımda
Hepsi sana (hepsi sana) bu gece, Ankara
Ah yağmur dönerken kara
Yine yol var falımda
İster özle, yok istersen hiç hatırlama
Sokaklar dolusu şekerli kar kokusu
Tunalı'da gezinirken bizde bir kahvaltının tutkusu
Acıkanlardan biri ben
Arkada bıraktığım sen
Kim olduğunu biliyorsan söylesen
Ah yağmur dönerken kara
Şarkılar var falımda
Hepsi sana (hepsi sana) bu gece, Ankara
Ah yağmur dönerken kara
Yine yol var falımda
İster özle, yok istersen hiç hatırlama
Ah yağmur dönerken kara
Şarkılar var falımda
Hepsi sana (hepsi sana) bu gece, Ankara
Yağmur dönerken kara
Yine yol var falımda
İster özle, yok istersen hiç hatırlama
siyah anka
acilen gitmen gereken şehirdir. ne yazık ki gidemiyorum. para yok. benim de suçum var olmamasında.

efendim genelde kaba insanlar denmiş ama bunu diyenler istanbul sınırlarında olmamış herhalde. ankara sınırlarında eğer ki çok kötü yerlere gitmemişseniz kesinlikle kaba insanlara rastlamayacaksınız demem ama çok nadirdir. düşünün gölbaşı bile bu konuda iyidir.

şu dünyada benim için en önemli olan şehir kendisidir. bir sene daha dişimi sıkıp dayanabilirsem kavuşacağım kısa süreliğine de olsa.

ayrıca bu şehirde medeniyeti hissedersiniz. sıra vardır ve metrolarda inenler beklenir. tabi hödükler çıkmıyor değil ama genel anlamda bu konuda istanbul ve çevresinden iyidir.

bir yerden bir yere gitmek taş çatlasın 1 saattir. uzak bir yerse tabi yoksa 15-30 dk gibi bir sürede varırsınız.

en basitinden atam orada olduğu için güzeldir zaten. cumhuriyet ne demek hissedersiniz.

tek nefret ettiğim özelliği ise havasıdır. hava kötü falan demiyorum bak aşırı dengesiz. havanın kötü olması bile etken değil buna. özellikle benim gibi dengeli havalar olan yerlerde yaşamışsanız ankara çoklu kişilik bozukluğu yaşadığından rahata eremezsiniz asla. dengesizliği ikizler gibidir diyeyim. burç olsa kesin bu olurdu.

ayrıca soğuğu abartılır tabi güney illerinden gelmediyseniz. soğuk görmüş biriyseniz sıkıntı çekmezsiniz ama görmediyseniz geçmiş olsun. sıkı giyinin.

ani soğuklar başlar birden ekim kasım gibi. son yıllarda bir nem artışı var anlamadığım nedense. tabi mahvediyor bu insanı.

güneş yakar o yüzden güneş kremini unutmayın yazın.
camus
en olmadık mevsimlerde en olmadık hava durumları yaşanabiliyor. ankara bana hava durumuna bakmadan evden çıkmamayı öğretti son 3 senede.
hesapsahibi
çok uzun zaman önce iş işin bir kaç kez giderek kontenjanımı doldurduğum, mecbur kalmadıkça da bundan sonra uğramayacağım şehir. seveni vardır, ama mümkünse ben almayayım. alışmışız denizin o iyotlu kokusuna, olmadan olmuyor.
siyasal mezunu fasist
Eylül gibi gideceğim şehir, 1 hafta yıllık izinimi ankara'da geçireceğim arkadaşlarla, airbnb den bir ev, ortalama klasmanda 1 haftalık bir araba kiralamaca, Hem yeni bir girişim fikri değerlendirip hem tatil yapıp kafa resetleme planı yaptık.
mischief
Benim beğenmediğim aşırı abartılan şehir.Aslında koca bir köye benzer.dağlık alanları çoktur.Yokuşun tepesine apartman diken müteahhitler vardır adamı delirtir. İnsanı genel olarak kaba,nezaketsizdir.Gerçi hangi şehrin insanı kibar ki.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol