kahve vs çay

Çay olmazsa olmaz, kahve olursa iyi olur. Ne yapacağını unutursun çay gelir aklına bi çay koyim dersin. o kadar mühimdir. Tiryakiside çoktur.
Tiryakinin biri eşinden boşanacak duruşmadalar hakim soruyor neden boşanmak istiyorsunuz diye. Kadın ben boşanmak istemiyorum diyor. Erkeğe dönüyor hakim, sen mi boşanmak istiyorsun? Evet diyor tiryakimiz. Peki neden gül gibi karını boşamak istiyorsun? Çay demlemesini bilmiyor diyor. Hakim saçma bulsada bir ara veriyor. Adliyenin çaycısına gidip şöyle güzel bir çay demlemesini söylüyor. Çay demlenirkende emin olmak için iki kez gidip kapağını kaldırıp bakıyor çay demini almışmı diye. Sonra çaycıya karısını boşamak isteyen kişiye vermesini söylüyor. Çay'ı içiyor bizim tiryaki. Tekrar duruşma başlıyor. Hakim adama dönüp soruyor; nasıl bizim adliyenin çayını beğendinmi? Adam güzel fena değildi ama hangi avradını siktiğim yaptıysa çay demlenirken kapağını iki kez kaldırmış diyor. Hakim hemen ilk duruşmada çifti boşuyor.

Çay içindeki flor oranıyla diş çürüklerine karşı önleyici etkisi bulunan içecektir.
Kahve Nusret ise çay mahallendeki kebapçı Mehmet ustadır.

Offf hep bir ayrımcılık, hep bir ötekileştirme. İkisinin de iyi yanlarını görüp ikisini de seçemiyor muyuz? Mutlaka fanatik gibi birini seçip diğerini kötülemeli miyiz? İkisini de seviyorum merkez.

benim icin kahve

Sabah kalkınca kakaolu türk kahvesi (duble) gün içinde çay. nescafe ya da soğuk ya da diğer kahve türleri ile hiç aram yok, mecbur değilsem içmem.

Bokunu çıkarıp kafein töleransınızı yukarı taşımazsanız eğer, kahve sadece tat anlamında değil, sizin yapabileceklerinizi yukarı taşıma anlamında da çok güzel bir içecek oluyor. Gerek Spor öncesi bol kafeinli bir kahve içmek, gerekse yapılması icap eden uzun işler ve odaklanılması gereken şeyler için sizi fokuslayarak tam bir performans ürünüdür.

Öte yandan çay, harareti güzel alıyor, ne içelim sorusuna hızlı bir cevap olarak yetişebiliyor falan filan ama öyle aşırı bir yeri yok bende. Kahvesiz sabahları uyanamıyorum tipi de değilim, ikisini de içiyorum ama kahve işlevselliği açısından önde. Üstelik soğuk tüketimi de, soğuk çay gibi zorlama değil, gayet güzel.

Çay ile kahveyi kavga ettiren kıyasa sokan entrydir.

Çay baş ağrımı alır, kahve de odaklanmamı sağlar. Her ikisi de farklı durumların tüketilen içeceğidir…

onlar yarışmaz sırası geldiğinde keyifle tüketilir.

Tercihimi çaydan yana kullanıyorum. Kahve içer miyim? Evet. Çay içer miyim? Hayır (!) buna kuru bir evet diyemem zira ben çayı içmekten ziyade yaşarım.

Olayın ciddiyetini şöyle izah edeyim: Daha çok küçük yaşlarda okul çocuğu bile değilken anneannemle günlere gittiğimde muhabbet başlarken bütün torunlar çocuklar bahçeye salınır orada oynarlardı fakat ben çıkmazdım. Ne zaman ki çay demlenir dağıtılır iki bardak içerim ondan sonra diğer çocuklara katılırdım. Çünkü üçüncü bardağa dönerken anneannemle göz göze gelirdik, onun bakışından üçüncü bardağı almamam gerektiği, voltayı almam gerektiği kanaatine varır ve istemeye istemeye olay mahallini terk ederdim.

İçtiğim çay sıcaktır, demlidir, ince belli cam bardaktadır, şekersizdir.

Ölümüne çay lan tabii

Her zaman çay

Tabiki kahve.
Hatta çay haftada bir belki.
Bu arada çayı en çok tüketen toplum olarak çayı karıştırmayı da bilmiyoruz. Şunu şangır şungur karıştırmayın ya, bardak patlamıyor hayret

Çayyyy

Sabahları kahve,
Geceleri çay:)

Çay her zaman bir adım öndedir.

Kahve, net.

kahvenin kafein oranı çok yüksek.

Çay sever atar.

(bkz: kahve vs çay)

Başlığın bu şekilde olması çok daha mantıklı gibi duruyor. Nacizane bir öneri sadece.

İkiside candır.

Şüphesiz çay'ın alacağı ankettir. Çay olmadan yaşayamam resmen. Can sıkıntısına yegane şey çaydır üstelik kahve gibi anemiye de sebep olmaz.