satranç

alaskan crab
Eskiden severek oynadığım ancak sonralardan insanların belli taktiklerle beyinlerini bırakarak oynadıklarını gördüğüm ve ilgimin hızla azaldığı oyun. Ayrıca öyle internetten falan oynamaya kalkmayın, siz insana karşı oynadığınızı sanıyorsunuz ancak arka planda sizin hareketlerinizi bota yapıp, botun hareketlerini de size yapıyorlar. Aracı oluyorlar kısaca, siz şansınızın hiç olmadığı bir oyun oynamış oluyorsunuz. Sanılanın aksine öyle aşırı büyük olasılıklar da yok, evet örneğin bir atın gidebileceği pek çok yer var ama bu olasılıklar içerisinden saçma olanları çıkardığınızda, öyle çok da büyük seçenekler kalmıyor size. Tam da bu yüzden zaten hesap makinesi gibi, botlar yaparak bu oyunu domine edebiliyorlar.
Yazar cizer
Birde timur satrançı vardır. Zeka ve stratejisi ile bilinen timur normal satraçtan sıkılarak daha zor ve biraz farklı şekilde kendi satrancını yapmıştır. Cidden kralların oyunu.


Dünyada Satranç ile ilgilenen ciddi bir topluluk ve menbahı vardır satranç turnuvalarına son yıllarda damga vuran isimse Magnus Carlsen dir.

Dipnot: genellikte santranç şeklinde yanlış yazılır.
delcatron
64 kare ve 32 taşla oynanan, sınırsız olasılıklara sahip kralların oyunu.

Oyunda her iki tarafın sekiz adet piyonu, iki adet fili, iki adet atı, iki adet kalesi, bir adet Veziri ve gene bir adet şah isimli taşları vardır. Oyunda, bütün taşların görevi kendi şahını korumak ve rakibin şahına saldırmaktir.

Piyon: ilk açılışta iki kare, sonraki hamlelerinde bir kare ilerler. Çaprazında bulunan taşı yer. Rakip kampın son yatay sırasına ulaşan piyon; at, fil, kale ve vezir olamaya terfi eder. Oyun içinde puanı 1

At: büyük "l" harfi gibi hareket eder. Satranç tahtasında diğer taşların üstünden atlayan tek taş. Oyun içinde puanı 3.

Fil: tahta üzerinde bulunan fillerden biri siyah kare, diğeri beyaz kare fili olarak isimlendirilir. Uzun menzilli taş olarak anılır, sadece çapraz biliciminde hareket eder. Oyun içinde puanı 3.

Kale: tahta üzerinde iki adet bulunan bu taşlar sadece dikey ve yatay konumlarda hareket eder. Uzun menzilli taş olarak anılan kaleler çok güçlü bir saldırı ve savunma unsurdur. Açık hatları sever, oyun içinde puanı 5.

Vezir: sınırsız yetkilerle donatılmış, tahtanın yarısı olarak anılan en güçlü taş. Her yöne, istediği kadar hareket edebilen vezir, saldırı taktiklerinde başrol oyuncusu konumundadır her daim. Oyun içinde puanı 9.

Şah: her yöne sadece bir kare hareket edebilir. Tahtada bulunan bütün taşlar bu taşı korumak için var.

Bonus: rok adıyla adlandırılan bir hamlemiz var. Şahı daha güvenli bölgeye taşımak ve kalelerin oyuna daha hızlı girmesini sağlayan hamle, satranç tahtasında iki taşla yapılan tek hamle.

Uzun ve kısa rok olmak üzere iki farklı yöne yapılır. Şah kanadından yapılan roka kısa, vezir kanadından yapılan roka uzun rok adı verilir. Oyun içinde rok öncesi şah hareket ettirilirse rok şansı kalmaz.
unreactive
oynamaya başladığımda durmak bilmediğim, gerek şık matlarla beni benden alan gerekse enfes taş fedaları sayesinde olsun, bir şekilde beni kendine bağlayan bir spor dalı. ben daha çok paul murphy, adolf anderssen, mikhail tal gibi oyuncuların oyunlarını ve dolayısıyla o dönemlerin oyunlarını izlemeyi daha çok seviyorum. tabii ki 1950li ve 1960lı yıllardaki oyuncular da güzel maçlar çıkarmışlardı. mesela dünya şampiyonu olmayı ucuyla kaçırmış olan açgözlü korchnoi'nin de kıyıda köşede kalmış maçları oldu.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol