yazarlara çocukluğunu hatırlatan şeyler

Yazar cizer
Duzgün veya iyi bir çocukluk geçirmediğimden ötürü çok birşey anımsamasam da balonlar bana çocukluğumu hatırlatır. Çocukken yeni açılan mekanların balonunu toplardık.
hesapsahibi
hatırlatmaktan da öte, çocukluğuma adeta astral seyahat yaptıran yegane tetikleyici o dönemin yerli-yabancı pop şarkılarıdır. müziğin hayatımda hep yer almış olmasının bunda erkisi olsa gerek. neden pop kısmına gelirsek, adı üstünde dönemin popüler kültüründen etkilenerek üretilen eserlerdir. zamanla değişen toplum dinamiklerine göre değişkenik gösterir ve evrilir. ama klasikler süreklilik arz eder, dünden bugüne değişmez, dolayısıyla zaman algısında herhangi bir ayrıştırıcılığı yoktur.


succulent
Ateri. 90 larda evlerde illa bulunması şart olan bir tv oyunu.
Olmayanı dövüyorlardı sanırım.
Monopoly. Akraba çocuklarında oynardık. Çocuklukta hiç monopolyi alan olmadı bana ilk monopolyimi de kendim yapmıştım ve kuzenlerle oynardık. Sonra kendim para kazanmaya başlayınca aldım bir tane ama o çocukluğumdaki gibi keyif vermedi.
Sobada sucuk pişirip ekmeğin arasına koyup yemek. Bu da çocukluk anılarım içinde canlılığını koruyanlardan.
Sokakta gece yarılarına kadar oynamak. Ne keyifliydi. Şimdiki çocukların buna pek imkanı yok.
Merdaneli çamaşır makinası. O kadar eziyetli bir şey ki olsa ne olmasa diye düşünürdüm hep.
Çevirmeli telefon. Evet buna da denk geldim(çok yaşlı olduğumu çaktırmayın)dedem mahallenin muhtarıydı hem de bakkalı vardı. O yüzden mahallede ilk telefonu gören, ilk bilgisayarla tanışan çocuk olabilirim.
Ford tanus. Bu da ilk arabamızdı. Gemi gibi oluşu baya heybetli dururdu.
Bir de kardeşimle olan garip ilişkimizi hiç unutmam. Ona hep ben baktığım için çocuk yaşta yemek yapmayı öğrendim. Hep annesi gibiydim. Hala daha da öyle olduğu durumlar olur. İkimizde koca kız olduk halbuki
enacimbisakin
Sanal bebek.
Hatırlayan vardır aranızda umarım yoksa yaşlı olduğum ortaya çıkacak .d
Sadece 1-2 kez alabilmiştim çocukken oda zor bela ortalığı yıkmıştım .d
Gecenin bi vakti kalkıp acıkmış mı hasta mı diye kontrol etmek rafine çocukluk zevkimdi, bazen unuturdum bakmayı sabaha ölmüş olurdu .d
Geçenlerde benim bebelere buldum sipariş ettim birer tane Allahım bu kadar mı özlenir bi nostalji çocuklar sıkılıp bi köşeye atınca ben aldım ellerinden ikisini de büyütüyorum şimdi .d
Gerçi yenilerde uyutma modu yok eskilerde vardı şimdikiler kendini stand-by moduna alıyo.
Yazuklug
(bkz: pazar arabası)

o zamanlar yokuşun tepesinde bir evde oturuyoruz, annem pazardan yeni gelmiş. pazar arabası ise bahçede duruyor, aldım dışarıya çıktım.
parkeler ile kaymaktan sıkılmıştım, arkadaşıma "tutsana şunu." diyip pazar arabasını iteledim. o da hiç sorgulamadan tuttu ve içine girdim, yokuşun tepesindeyiz ama burası çok önemli bir nokta. "tamam bırak." dememle yokuştan aşağı paldır küldür yuvarlanmam bir oldu, ayağa kalktığımda her yanım yara bere içindeydi.

akşamına güzel bir dayak yemiştim.
siyasal mezunu fasist
ya bilir misiniz ? bazen böyle sonbahar ayında garip bir bitki kokar çok güzel onun kokusu, hani tarif etsem edemem ama akşam gece gibi başlıyor onun kokusu. O direkt ya, o kokuyu aldığımda çocukluğum ve istanbul kartal anılarım geliyor direkt.
violence
bayram harçlıklarımla aldığım bebek.

kabarık bir gelinlik vardı üstünde. pille çalışıyordu. müzik çalıp, kendi etrafında dönen bir bebekti. gördüğüm en en en güzel bebekti o.

aldığım akşam kırılmıştı yanlış hatırlamıyorsam. çok üzülmüştüm. bak şimdi hatırlayınca yine üzüldüm maalesef.
rocinante
Küçük prens kitabı.
Yanlış olmasın, sosyal bir çocuktum, ama beynimde minik ayımda yolculuk ederdim. Büyüdüm, gocu adlı kral oldum!
edwird 2
Bilgisayar oyunu oynamak olabilir. Gerçekten eşsiz bir durum benim gibi hayal gücü yüksek olan kişiler için.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol