feminizm

nevary
Erkek icadı olan, kadın haklarını savunduğu iddia edilen görüş. Tam da topyekün savaş konseptine geçildiği zaman ortaya çıkması tuhaf değil aksine nedensellik açısından açıklayıcı. Bir ülkede bilmem kaç milyon erkek cepheye gittiğinde cephe gerisindeki işler aksamaya başlıyordu. Savaş cephe gerisinden beslenmediği, beslenemediği anda yenilgi ile sonuçlanır. O halde erkekler kadınları cephe gerisindeki işlere sürmeyi planladır. Sonra da feminizm masalları yazmaya başladılar işte. Yok öyle sadece çocuklarına ve kocana hizmet etmek, artık kamuya hizmet etmelisin. Kadını köle olmaktan falan kurtarmadı, aksine efendi sayısını, hizmet edilmesi, memnun edilmesi gereken kişi sayısını artırdı. Verdiler kadınlara gazı. Verdiler kadınlara gazı. Güçlü kadın, kendi ayakları üstünde duran kadın, eşitlik, erkek egemenliğine hayır. Kadınlar da gazı aldıkça coştular, aldıkça coştular. Erkekler de durumdan memnun tabii, yakayı kadınlardan kurtarmakla kalmayıp, artık o savaşlarını tek başına vermek zorunda olmayacaklardı. Kadınlar bugün askere bile gidiyorlar. Düşünsene, erkeklerin bile gitmek istemediği savaşa gitmeye ikna edildi kadınlar. Oraya gidip birbirini zenginler için gırtlaklamak çılgınlığına da özgürlüğüm, eşitliğim falan diyor. Komik yani. Ben sadece işin iç yüzünü açıkladım. Kadın düşmanı falan değilim. Nasıl biliyorlarsa öyle yapsınlar. Bana ne? Ama kendilerini hak kazandım adı altında kandırmasınlar. Çünkü yok öyle bir şey. Olay tamamen duygusal.
pertund
feminist kadının derdi yatak odasına fırlatılmış pis kokulu bir çorap yada yıldönümünde unutulmuş bir buket çiçek midir? ya da aşkı bitiren yüze sürülmüş yeşil salatalık maskesi ve saçlardaki bigudi midir? kadınlar sadece göğüslerinden taşan sütler , vajinasından salgıladığı kokularla tanrıya sunulan , hem korunmaya hem sömürülmeye muhtaç birer kurban olmaktan gerçekten hoşlanıyorlar mı yoksa bu onlara toplum tarafından giydirilmiş , acıtıp sıkan bir çeşit maske midir sorularına verilecek çeşit çeşit cevaplar feminist kişinin bakış açısını belirler..
bir kadınım ve ayakta durabileceğime inanmayıp otobüste bana yer veren erkek tarafından ezildim , sokakta sarkıntılık eden adam tarafından taciz edildim , aile içi bir meselede "hadi sen çocukları yatır" diye uzaklaştırılarak her türlü hakkımdan men edildim diyen kadın eğer bunları yüksek sesle ama bağırmadan söyleyebilecek şekilde kendini geliştirebildiyse ne ala..
peki ya geliştirmeyenler ya da geliştirmesine izin verilmeyenler.. onlar için de çeşitli alternatifler var.. kendi evinde sesini duyuramayan kadın , bir zaman sonra , kulaklarımızı tıkayarak sağır dilsiz bir canavara dönüştürdüğümüz bilinçaltımız gibi tehlikeli olmaya başlayıp , gelin kaynana programlarında iki cümleyi biraraya getiremeyip bas bas bağıran bir yaratığa dönüşebilir.. para ve reyting uğruna hiç bir şeyi kullanmaktan çekinmeyen televizyon piyasasına ve bu piyasanın en masum kurbanları çocuklara çok iyi birer malzeme olabilir.. işte o zaman frankenstein'ın canavarına sunulan elizabeth gibi ,kendi canavarlaşmış dişilerimize sunduğumuz , eti ve kanıyla gene kendi çocuklarımız olur..

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol