Sağlıklı insan eforu…
haberci
1. nesil Yazar - 11. Seviye Gizli yoldaş - Yazar -
Ender Çetin
- toplam entry 330
- takipçi 14
- puan 21394
İşareti sıfatlandırmak kişiye göre değişir…
Şimdiki halimi tasvir eden cümlecik; tersi mümkün değil çünkü şöyle yaya yaya oturabilmek bir hayal benim için…
“Hep sonradan gelir aklım başıma, hep sonradan sonradan”
Tasnif edilmiş 'okumalık' sayfalar bütünü…
Karabük Demir Çelik fabrikası hissedarlarından birinin kızı. Yada Demirci
İyi olduklarından şüphe etmeleri…
Sen değişmeye başladığında…
Entry sahibinin de gibi'lik algısana sebebiyet veriyorsa bu mana, yazılardaki derinlik-sığlık pek de önem taşımıyor. Anlatım da derinlerde dolanan bir anlatım, suların bulanıklığı nedeniyle yön vermek, yön buldurmak adınadır.
Yoksa arayıştaki birinin aradığını ilk çıktığı noktada bulmasını bir kitapla anlatan meslektaşımın derdi ne ola ki?! Zaman o kadar mühim iken niye o kadar süründürdün? Nedir senin derdin?
Neyse kıyıda güneşlenen ve suya girmeye niyeti olmayan adamı rahatsız etmeyelim ve boy vermeden bitirelim yazıyı.
Yoksa arayıştaki birinin aradığını ilk çıktığı noktada bulmasını bir kitapla anlatan meslektaşımın derdi ne ola ki?! Zaman o kadar mühim iken niye o kadar süründürdün? Nedir senin derdin?
Neyse kıyıda güneşlenen ve suya girmeye niyeti olmayan adamı rahatsız etmeyelim ve boy vermeden bitirelim yazıyı.
Yapamam. Zira bu tanımı yapacak kadar akıllı değilim.
Yine ilk düğmesi yanlış iliklenmiş bir entry. İnsan donanımının standart işleyişine gönderme varsa şayet o zaman tamam bişey diyemem. Evet genelde kadınlar anlamaya değil anlaşılmaya zaman ayırırlar. O yüzden aradıkları erkek basit ve anlaşılır olmalıdır. Böyle bir erkekle karşılaştıklarında yaptıkları girişimler ve erkeğin ürkmesi ve çekinip geri duruşu farklı algılanmaya ve farklı yorumlanmaya açıktır, kamuoyu nezdinde.
Entry'nin düz gözümüze değen manasının vuku bulmasıysa erkeğin kadından daha çok konuşmasına endekslidir.
Entry'nin düz gözümüze değen manasının vuku bulmasıysa erkeğin kadından daha çok konuşmasına endekslidir.
Teknolojiyle arasında en az bir çağ barındıran babamın kulağını kulak doktorundan daha çok görmeme neden olan(yeşile basar basmaz hemen nasıl kulağa götürülür telefon, kaçmıyorum baba sakin ol), insanlık için büyük bir adım olmasına karşın, babam için denizler altında 20 bin fersah'lık uzaklığa denk gelen bir hizmet.
İlk kez akıllı telefon edindiğinde; - baba bak emin misin, dünya henüz buna hazır değil. Şu küresel ısınmaya bi çare bulalım ve savaşları bi seyreltelim o zaman bakarız.” demiştim de -“bak işine!” demişti. Sonraki günler de onu,
-“sen nasıl akıllı telefonsun? Daha ben demeden bulup karşıma çıkarman lazım, aradığımı!” söylemiyle telefonla kavga ederken yakalamış ve oradan parmak uçlarımın yardımıyla uzaklaşmıştım.
Gurbette olmam hasebiyle o gün bugündür babamın kulağını ben takip ediyorum. Ara ara temizliği için berberinden, bakımı için doktorundan randevu aldığım doğrudur, hakim bey! Tek suçlu “görüntülü konuşma” teknolojisi sunarak, insanları maddi birliktelikten mahrum bırakan ve nostaljik yapılı babamı buna ikna etmeyi başaramayan emperyalizmin sivri zekalarıdır.
Söyleyeceklerim bu kadar!
İlk kez akıllı telefon edindiğinde; - baba bak emin misin, dünya henüz buna hazır değil. Şu küresel ısınmaya bi çare bulalım ve savaşları bi seyreltelim o zaman bakarız.” demiştim de -“bak işine!” demişti. Sonraki günler de onu,
-“sen nasıl akıllı telefonsun? Daha ben demeden bulup karşıma çıkarman lazım, aradığımı!” söylemiyle telefonla kavga ederken yakalamış ve oradan parmak uçlarımın yardımıyla uzaklaşmıştım.
Gurbette olmam hasebiyle o gün bugündür babamın kulağını ben takip ediyorum. Ara ara temizliği için berberinden, bakımı için doktorundan randevu aldığım doğrudur, hakim bey! Tek suçlu “görüntülü konuşma” teknolojisi sunarak, insanları maddi birliktelikten mahrum bırakan ve nostaljik yapılı babamı buna ikna etmeyi başaramayan emperyalizmin sivri zekalarıdır.
Söyleyeceklerim bu kadar!
Nedense Feride demek istedim…
Yokluğu bir dert, varlığı yaralı…
Gönül dağı (çok samimi)
İlk baktığımda dekatlon'u çağrıştıran ona yakın isimli yazar arkadaş. İyi entry'ler efenim:)
İşlerin yoğunluğundan bir de bir kaç sebeple sözlükten uzaklaşmıştım, o ara iştirak etti sanırım, ilk entry'sini gördüğümde Medusa misali taşa dönmüştüm. Ne kadar taş olsam da vefa gereği sabah-öğle-akşam birer doz gocu almadan edemiyorum. Bi de adamı kendine benzetme özelliği var, işte ona bayılıyorum;)
Nefret duygusunu sadece kendimden yana kullandım. Bu deneyim bana insaf hasletini kullanırken de hep dışa salmışım. Nefret ego salgını bir saldırıdır. Bu da benim mükemmelliyetçi tarafıma takdir ve takdim arayışı ürünü: kendimi dövmem ve kendime sövmem… ama artık işler değişti. Aklıma, kalbime ve ruhuma bir melek yetişti. Kısır döngü değil, durma önümde eğil, basamak basamak geçişti. Sakiler sundukça sundu, açık kaldı ağızlar, teneke ağızlar ne içti?! Doğru ifadeler, ortada öksüz kalmış bir piçti. Entry uzar da uzar, özetle yazar kendine kızar. Ara sıra içince sızar. Aslında görmek istediği, sevdiklerinde gördüğü sevinçti.
Nanay gülüm nanay'la hiç bir ilgisi olmayan ifade.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?