bir erkek olarak böyle bir başlığın açılmış olmasından bile hicap duyuyorum. erkek olarak evlenene kadar (hatta evlendikten sonra da) her haltı yiyeyim ama evleneceğim kız bakire olsun. tamam paşam, emrin olur. başka bir isteğin? çayın demli mi olsun?
mutsuz ve başarısız bir evlilik geçirmiştir veya eşini kaybetmiştir ve sonra yolu seninle kesişmiştir. sana huzur verecek bir kadın olduğuna kanaat getirdiğin an hiç düşünme evlen onunla ve el üstünde tut. emin ol o senin değerini daha çok bilecektir. hele ki çocuğu varsa ve senin de varsa aralarında asla fark gözetme.
evlilik harici bu başlığa konu olan hanımlar için daha tutucu olabilirim. ama herkesin vardır bir hikayesi. dolayısıyla bu paragrafta fazla ahkam kesmeyip susmayı tercih ediyorum.
Çok okuyan mı çok gezen mi bilir? Bilmeye öğrenmeye niyeti olan her mecrada bilir. Çok gezen vardır işin turistik kısmındadır. pisa'yı eliyle doğrultmaya çalışmalar, eyfelle zıplayarak çekilmeler, brandenburg kapısında kollar havaya fotosu, londra'da saat kulesiyle başka şebeklikler…sonra dön hatta daha dönmeden akşam otelde sosyal medyana yükle, al like'ları egonu tatmin et, yat uyu sabah da bin uçağa dön.
gezerek bilmek böyle bir şey değil. bu da lazım tabii, bir şekilde deşarj olmak da lazım, ama Bunlara harcanan Zaman kadar müzelere tarihi yapılara, sanat galerine de zaman harcasak pek güzel olur
Okumak desen apayrı bir mecra. Kalburüstü eserler okuduğunda resmen nöronlarının açıldığını hissediyorsun. zamanla stephen kingler'den christophe grange'lere glenn meade'lere, oradan klasiklere evrildim. her dönem bağ kurabileceğin türler değişir, tespit et ve oku, yeter ki oku.
gezerek bilmek böyle bir şey değil. bu da lazım tabii, bir şekilde deşarj olmak da lazım, ama Bunlara harcanan Zaman kadar müzelere tarihi yapılara, sanat galerine de zaman harcasak pek güzel olur
Okumak desen apayrı bir mecra. Kalburüstü eserler okuduğunda resmen nöronlarının açıldığını hissediyorsun. zamanla stephen kingler'den christophe grange'lere glenn meade'lere, oradan klasiklere evrildim. her dönem bağ kurabileceğin türler değişir, tespit et ve oku, yeter ki oku.
ahkam kesecek son kişi olabilirim zira bu konuda tecrübesi olmayan şanslı kesimdeydim.
ne kadar zor olduğunu ancak tahmin edebilirim. ama diğer taraftan kavga gürültünün eksik olmadığı, birbirine karşı yabancılaşmış bir anne babayla aynı evde yaşıyor olmak ve bu strese 7/24 maruz kalmak belki de daha büyük bir travmadır, kim bilir…
ne kadar zor olduğunu ancak tahmin edebilirim. ama diğer taraftan kavga gürültünün eksik olmadığı, birbirine karşı yabancılaşmış bir anne babayla aynı evde yaşıyor olmak ve bu strese 7/24 maruz kalmak belki de daha büyük bir travmadır, kim bilir…
Kesinlikle öyledir ama bunu 9 yaşında bir çocuğa bu şekilde izah edemiyorsunuz
elbette. çok iyi anlıyorum.
Neyse atlatacağız
inşallah.
İnşallah
vikinglerde nevi şahsına münhasır bir karakterdi. hoş bir nick seçimi olmuş.
kendini ciddiye almak, kendi değerlerinin, kendi yetenek ve potansiyelinin farkındalığına sahip olmak sonucu gelişen bir mekanizmadır. bunu da dozunda bir mütevazılıkla taçlandırmak oldukça şık olacaktır.
başlığa gelirsek herkesin kendini çok ciddiye alması pratik olarak elbette mümkündür, ama toplumun genel düzeyine bakıldığında maalesef temelsizdir. gerekli alt yapıya sahip olmadan kendini ciddiye alan kişinin, kendi egosunu tatmin etmekle birlikte çevresine sıkıntı yaratacağı aşikardır.
başlığa gelirsek herkesin kendini çok ciddiye alması pratik olarak elbette mümkündür, ama toplumun genel düzeyine bakıldığında maalesef temelsizdir. gerekli alt yapıya sahip olmadan kendini ciddiye alan kişinin, kendi egosunu tatmin etmekle birlikte çevresine sıkıntı yaratacağı aşikardır.
Hiçbir konuda genelleme yapma, genellemeler insanın görüş açısını bozar. Hayata karşı bir duruşun olsun ama yeni fikirlere de açık ol, insan tekâmül eden bir varlıktır.
Yargılamada cimri ol, yargıladığın kişinin içinde bulunduğu durum ve koşullar gereği eylem ve söylemleri senin normlarınla uyuşmayabilir. Gün gelir koşulların, ve bunun sonucu olarak fikir ve eylemlerin değişebilir ve yargıladığın kişinin yerinde bulursun kendini.
Ufak tefek şeyleri dert etme, hayat kısa. 20-30 sene sonra geriye dönüp baktığında "bunun için mi yıpratmışım kendimi?" dersin, ama olmuştur bir kere ve geri ödemesi yoktur bu yıpratan yılların.
Hangi yaşta olursan ol, hep yeni bir şeyler öğren. Yaşlılığı nüfus cüzdanında yazan rakamlar belirlemez, merak ve gayret yaşama tutunmanın önde gelen faktörleridir, bunları kaybettiğin an yaşlanmışsındır. Dolayısıyla konfor alanında sıkışıp kalma.
Maneviyat, içsel bir denge, huzur ve anlam arayışında önemli bir yer tutar. Her neye inanıyorsan inancını sağlam, maneviyatını yüksek tut.
şimdiye kadarki edinimlerimden oluşturduğum hayat felsefemi böyle özetleyebilirim (hayat felsefesi tanımı nedense çok iddialı geliyor bana, bakış açısı diyeyim). Ama daha dünkü çocuğuz, bundan sonra da öğrenecek pek çok şeyimiz var. bakalım hayat daha neler öğretecek…
Yargılamada cimri ol, yargıladığın kişinin içinde bulunduğu durum ve koşullar gereği eylem ve söylemleri senin normlarınla uyuşmayabilir. Gün gelir koşulların, ve bunun sonucu olarak fikir ve eylemlerin değişebilir ve yargıladığın kişinin yerinde bulursun kendini.
Ufak tefek şeyleri dert etme, hayat kısa. 20-30 sene sonra geriye dönüp baktığında "bunun için mi yıpratmışım kendimi?" dersin, ama olmuştur bir kere ve geri ödemesi yoktur bu yıpratan yılların.
Hangi yaşta olursan ol, hep yeni bir şeyler öğren. Yaşlılığı nüfus cüzdanında yazan rakamlar belirlemez, merak ve gayret yaşama tutunmanın önde gelen faktörleridir, bunları kaybettiğin an yaşlanmışsındır. Dolayısıyla konfor alanında sıkışıp kalma.
Maneviyat, içsel bir denge, huzur ve anlam arayışında önemli bir yer tutar. Her neye inanıyorsan inancını sağlam, maneviyatını yüksek tut.
şimdiye kadarki edinimlerimden oluşturduğum hayat felsefemi böyle özetleyebilirim (hayat felsefesi tanımı nedense çok iddialı geliyor bana, bakış açısı diyeyim). Ama daha dünkü çocuğuz, bundan sonra da öğrenecek pek çok şeyimiz var. bakalım hayat daha neler öğretecek…
1. üst en sağ menünün ilk 2 alt kırılımı olan “profilim” ve “mesajlar” sekmelerindeyken üst en soldan 2. menüye bastığınızda soldan dikey olarak açılması gereken başlıklar menüsü gelmeyip ekran koyulaşıyor. önce mutlaka en soldaki perva sözlük ikonuna basıp oradan geçiş yapmak gerekiyor.
2. bu bug mıdır benden mi kaynaklıdır bilemedim:
hesap kapatma modülünü bulamıyorum. ya mobil tarayıcıda çok iyi sakladınız ve bulamıyorum, veyahut sadece masaüstü tarayıcı versiyonunuzda var, ondan bulamıyorum?
2. bu bug mıdır benden mi kaynaklıdır bilemedim:
hesap kapatma modülünü bulamıyorum. ya mobil tarayıcıda çok iyi sakladınız ve bulamıyorum, veyahut sadece masaüstü tarayıcı versiyonunuzda var, ondan bulamıyorum?
1. Genel olarak olan bir sprun yazılımcımızla iletişime geçeceğim ilk fırsatta.
2) modülü kapattık
2) modülü kapattık
sonucunu tarafların libidolarının belirleyeceği bir karşılaşmadır. ama flörtleşmeye dair en ufak bir emare bulunmayan karşı cins arkadaşlıklarında dahi, potansiyel bir birlikteliğe dair umut ışığı kıyıda köşede bir yerlerde varlığını sürdürüyordur gibi geliyor bana. belki de ben art niyetliyim, kim bilir…
Acilen çözülmesi gereken bir sorun. İsrailoğulları'nın yayılmacı politikaları dur durak bilmedi ve bilmeyecek. Politika dedim ama onun bile bir haysiyeti vardır. Bunlar politikayı geçeli çok oldu, bildiğin devlet eliyle kanlı katillere dönüştüler. Ne hastane ne ambulans ne kadın ne bebek dinliyorlar, katliam tam gaz devam ediyor. Filistin'e dönersek, dedelerinin hataları yok mu? Tamam var ve bu bir dereceye kadar anlaşılabilen bir argüman. Ama at izinin it izine karıştığı dönemlerde haklı haksız mevzuları bulanıklaşır. Ne oldu ondan sonra? Bizi Osmanlı zulmünden (!) kurtarıyor dedikleri İngilizler ne bağımsızlık, ne özerklik, ne de sözünü verdiler. Üstüne üstlük bilmem ne deklarasyonuyla (adını unuttum şimdi) Filistin'de bir Yahudi devleti kurulmasını desteklediklerini açıkladılar. Sonrasını hepimiz biliyoruz. Neyse çok uzun ve derin mevzular, yakın tarihe merakı olan biliyordur zaten.
Özetle zulüm altında olan bir halk var. Bu katliam bir an önce sonlandırılmalı! Ama nasıl? Birleşmiş Milletler denen ve ne halta yaradığı belli olmayan kurumumsu'nun kılını kıpırdattığı yok, herkes ABD'nin ağzına bakıyor, onun da tarafı belli zaten.
İçim çok acıyor ve bu konuda bir şey yapamıyor olmak kahrediyor. Mevlam bu İsrailoğulları'nın soyunu tümden kurutsa bile yüreğim anca biraz soğuyacak.
Özetle zulüm altında olan bir halk var. Bu katliam bir an önce sonlandırılmalı! Ama nasıl? Birleşmiş Milletler denen ve ne halta yaradığı belli olmayan kurumumsu'nun kılını kıpırdattığı yok, herkes ABD'nin ağzına bakıyor, onun da tarafı belli zaten.
İçim çok acıyor ve bu konuda bir şey yapamıyor olmak kahrediyor. Mevlam bu İsrailoğulları'nın soyunu tümden kurutsa bile yüreğim anca biraz soğuyacak.
Eli çabuk olmalı, tam olarak nasıl tariflediysen öyle yapmalı, ki bu mecburen tek seferlik gittiğin berberler için geçerli, müdavimi olduğun berber kafayı ezberlemiş oluyor zaten. Hijyene dikkat etmeli, 1-1.5 ayda bir 'ziyaret vaktiniz geldi' mesajı atmamalı (benimkinin kalemi değil, ama yapanlar varmış, duyuyoruz). Sohbet skalasında sıcak bir hoşgeldin ve kısa bir hâl hatırdan öteye geçmemeli. Orada ekonomi, siyaset, futbol konuşmak, komşu bakkal Kamil'in baldızının dedikodusunu dinlemek için değil, tıraş olmak için bulunuyor ve mümkün olan en kısa sürede olay mahallini terk etmeyi planlıyorum. Hadi hayırlı tıraşlar.
Büyük olasılıkla şımarık yetiştirilmiş bir çocuktur ki başlık da bunu söylüyor zaten. Dolayısıyla bunların ana babalarında da iş yoktur. Çocuğun şımarıklıklarından ziyade ana babanın umursamazlığı ve duyarsızlığı deli eder insanı. o çocuk büyüyene kadar seyrek görüşmekte ve hatta mümkünse hiç görüşmemekte fayda vardır ruh sağlığınız açısından.
uzun saçı iyice normalleştirdik. küpe de hadi tamam diyelim (bana göre tamam değil aslında) geçende siyah ojeli bir er kişisi gördüm. daha neler göreceğiz bakalım. e tamam özgürlük falan ama sınırlar git gide yok oluyor. bana göre hoş bir gidişat değil. nereye varacak? yakında ağda yapıp etekle mi salınmaya başlayacaklar ortada? herkes rolünün hakkını vermeli adam dediğin adam gibi, kadın dediğin de kadın gibi olmalı.
hiç bir şekilde saat takıyor hissi uyandırmayan, modern zamanların itelemesi bir oyuncak. Sürekli şarj etmek zorunda olduğun bir baş ağrısı. kapitalist düzen sana bunu dayatmadan önce Kalbinin periyodik hareketleri ile ne kadar ilgileniyordun ki! atıyor işte bi şekilde sen rahat ol. vakti gelince de durur merak etme. tak esaslı bir mekanik saat ve bırak kendini o mükemmel mekanizmanın salınımlarına.
Sakatat ve sakatata dair ne varsa ben oradayım. Varsın Avrupa Birliği'ne almasınlar.
+1
sütten kesilmemiş taze bebek kokusudur. yanınızda yörenizde varsa koklayın, bolca koklayın. zira sonra büyüyecekler ve o kokudan eser kalmayacak. yeterince büyüdüklerinde de “biz büyüdük ve kirlendi dünya diyecekler” ve o kirlendi dedikleri dünyanın çarklarında yoğrulurken biraz akıllı olanları, dünyanın zaten kirli olduğunu ve kirlenenin dünya değil kendileri olduğunu anlayacak. dünya para verip aldıkları o parfümler de anca tenlerine yarayacak, kokuşmuş ruhlarına sirayet edemeyecek.
Bir de bunu cevizle yiyen tayfa var. Arkadaş, bas yoğurdu ye işte, maceraya gerek yok!
mtv çarşamba son.
evet sağlam proteindir ama yüksek kalori ve kolesterol içerdiğinden kardiyovasküler hastalıklara davetiye niteliğindedir. yüksek tuz oranı ve tansiyon ilişkisine girmiyorum bile. sınırlı tüketmekte fayda var. ama böyle dediğime bakmayın, pek lezzetli namussuz. hele bir de o ilk önünüze geldiğinde hala cızırdayan yağına ekmek banarak yemek yok mu… işte o bambaşka bir şey, anlatılmaz yaşanır.
westworld
Hiç kitap okumadıysanız iyi yapmışsınız. Bundan sonra da başlamayın. Zira başlarsanız bırakamazsınız. Bir süre sonra kendi görüşünüz doğrultusunda seçtiğiniz kitaplar sizi kesmez olur, mazallah farklı görüşteki kitapları falan da okumaya kalkarsınız. Ondan sonra olanlar olur, artık daha çok şey biliyorsunuzdur, Ve şu ana kadar bildiklerinizin aslında bir hiç olduğunu ve daha çok şey bilmeniz gerektiğini anlarsınız. gereksiz bir farkındalık sarmalında bulursunuz kendinizi. her şeyi sorgulamaya başlarsınız. al sana problem. Dediğim gibi siz siz olun hiç bulaşmayın.
(ters psikoloji yöntemiyle ayartmaya çalıştığımı zannetmiş olabilirsiniz. kim bilir! belki öyledir belki değildir)
(ters psikoloji yöntemiyle ayartmaya çalıştığımı zannetmiş olabilirsiniz. kim bilir! belki öyledir belki değildir)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?