mefauf

Mümkün olmayandır. Zira duruşmayı hakim yönetir ve onun izni olmadan hiç kimse konuşamaz.

Genel olarak tüm çocuklar muhtemelen bulutlar ve gökyüzü ile ilintili şeyler hayal etmiştir diye düşünüyorum. Çünkü bilinmeyen ve erişilemeyen şeyler birbirini çağrıştırır.

Küçükken ben de gökyüzünde bulutların üstünde olduğunu ve bizi izlediğini hayal ederdim. Hatta şimşek çakınca bize göz kırptığını, yıldırım düşünce de o bölgedeki insanları uyardığını zannederdim.

Ne yapacağını şaşırmak. Öylece kalakalmak. Çok açıklayıcı olmadı gibi ama öyle.

Birini iğneleyici söz veya davranış biçimi. Aslında sadece hiciv veya iğneleyici olmasından ziyade bu terimde alay da söz konusu olabilir.

E biri ile alay ediyorsanız aynı zamanda onu aşağılayıcı da davranmış oluyorsunuz.

(bkz: Etmen guzum güzel güzel oyneşın)

Yaşını göstermeyen hint sineması aktörüdür. En az 20 yaş genç duruyor.

Hakkında duyduğum bir bilgiyi de yazayım da tam olsun.
Gerçek ihtiyaç sahiplerine ulaşması için yardım kampanyasında un dağıtır. Kimse un keselerine ilgi duymaz. Gerçekten muhtaç olanlar elbette alır ve eve gidince un keselerinden yüklü miktarda para çıkar.

Akıl dolu bu yardım kampanyası için kendisini tebrik ederim. Ben ederim ama haberi olur mu? Sanmam.

Son bölümünün yayınlandığı akşam tanıştığım kızla evliyim şuan. Benim için öyle bir anlamı da var bu dizinin.

Merakları giderme editi:
24.06.2002 de yayımlanmıştı son bölümü.

Çelik, sezen aksu, rafet el roman ve soner arıca'nın doksanlarda çıkardığı albümlerdeki herhangi bir şarkı beni doksanlara ışınlıyor.

Evet dostlar, gerçek.

Türkçe dublajına esaretin bedeli olarak başlık atılan şaheser.

Beklenen olumlu etkinin alınıp alınmadığını teyit etmek üzere vaadedilen mal veya hizmetin özünden uzak olarak arza sunulması veya içeriğinin değiştirilmesi hali.

Örneğin, saç gürleştirici/çoğaltıcı/kalınlaştırıcı olarak satılan tüm ürünlerde; “plasebo etkisi dahil kullananların % bilmem kaçı bu ürünü tevsiye etti” gibi bir uyarı/bilgilendirme yazar.

Kemal sunal'ın şaheser filmlerinden biri.

—————/////———— —
Köyde sevdiğinin başlık parasını toplayamayacağını anlayan osman, başlık parası toplamak üzere Istanbul'a gelir ve topladığı parayı dönüşte çaldırır. İkinci gidişinde askerlik arkadaşı şevket'le karşılaşır ve macera başlar.
—————/////———— —

Ortam sizin yardırın.

Bir başka mecrada okumaya nail olduğum kalemi güçlü yazar. Umarım burada da yazar ve feyz alırız.

(bkz: Bana da müthiş birini hatırlattı ama çıkaramadım)

İnsan denen canlının -Öngörülemez- davranışlarını inceleyip öngörü sahibi olmaya çalışan bilim dalıdır.

Davranış bilimleri tarafından detaylı olarak araştırılan, incelenen, irdelenen ve bulunan sonuçların detaylı olarak kaleme alındığı bir kelimedir. kısaca eğilim diye tanımlanabilir.

İki türlü sınavı var. Biri görülen dersler için yapılan yazılı sınav: (bkz: teorik sınav)

Diğeri de direksiyon eğitimi sonrası yapılan direksiyon sınavı: (bkz: uygulamalı sınav).

Tecrübelerimden bahsetmek isterdim ama maalesef hatırlamıyorum. Çünkü benim ehliyet reşit oldu.

İşine severek giden için yoktur. İşini severek yapana da yoktur. Çalışkana da yok.

Tembele, mutsuza, memnuniyetsize vardır.

Haksızken karşısındaki kişiyi inandırmak için tutarsız ve gereksiz detaylarla kendini haklı çıkarma çabasına denir.

Burada önemli bir detay var dostlarım; bunu yapan kişi dahi anlattıklarına inanmaz ama karşısındakinin inanmasını bekler. İşte adı tam da buradan gelmektedir. Yani kendini bir kurt gibi zeki, karşısındaki kişiyi de kendi uyunlarına kanan bir ahmak olarak görür. Öyle hareke Eder ve buna inanılmasını bekler.

Artık kullanımı pek yaygın olmasa da çok yerinde ve akıllıca varolmuş bir deyim. Yine de büyüklerimizden ara ara duyabiliyoruz işte. Boşuna demiyoruz, büyüklerimiz birer hazine ve onların kıymetini bilmeliyiz.

Şimdilerde bu deyim Yerini aklımla dalga geçme söylemine bırakmıştır. Tam olarak aynı anlamı karşılamasa da ikame edilen kalıp artık bu.

Malum dil de insan gibi canlı bir varlık ve devamlı bir biçimde değişmekte ve kendini güncelleyerek kuşaktan kuşağa değişerek aktarılmaktadır.

Hal böyleyken değişimin önünde durmak imkansız elbette. Ama bu değerlerimizin yok olmasına göz yummamız anlamına gelmiyor. Dil kültürün ve tarihi mirasın önemli unsurlarından biridir ve dilimize/değerlerimize sahip çıkmalıyız.

Tanım: Özellikle dini bayramlardan önce çocukları sevindirmek için yapılan alışverişte bayramda giyilecek eşyaların tümüne verilen genel ad.

———///———-///———-///———-///————

6-7 yaşlarındayım...

fakirliğin gözü kör olsun. aylardır istediğim ayakkabımı annem bu sebebi öne sürerek -elbette benim o yaşta anlayabileceğim bir dilde- ertelemiş ve almamıştı.

bayrama bir iki gün kala bana bir ayakkabı almış ve bayram sevincimi sekize-ona katlamıştı. öyle ki bu sevinçle ayakkabıyı sadece denemek üzere bir defa evde halının üzerinde giymiştim.

bayram akşamı ayakkabımı da baş ucuma koyup erkenden uyumuştum. çabucak sabah olsun diye.

sabah uyandığımda müthiş bir ağrı vardı bedenimde ve ateşler içinde yanıyordum. ayakkabıma bakıp bakıp ağlamış ve o bayram hiç dışarı çıkamamıştım.

bayramlık demek benim için bu acı tecrübe demek. diğer tüm bayramlarda hep bu korkuyla uyudum...

Şimdilerde çocuklarımı hiç bir bayram bayramlıksız bırakmamak için ne gerekiyorsa yapıyorum. Çocuk sevindirmek ne güzel şey…

Nehri zaman, suyu çevremizdeki kişiler, olaylar ve olgular olarak düşünebiliriz aslında. Tamda öyledir işte.

Her en ruh halimiz gibi kararlarımız ve bulunduğumuz atmosfer de değişir.

Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir diyerek değişimi işaret etmiş. Anlamayanlara Aynı nehirde iki defa yıkanılmaz demiş, muhtemelen onu da anlamamışlar.

(bkz: Vay anam vay neler dönmüş serhat ya)

Verdiğim ukde filizlenmiş. Başlık olmuş, yorumlarda sohbet muhabbet güzel olmuş.