utkunc

ilk önce manga olarak çıkmış dönemin en iyi animelerindendir.

bazı filler bölümler sıksa da gayet eğlencelidir.

naruto karakteri vasatın da altında bir karakterken nasıl güçlendiğini ve nasıl zorluklardan geçtiğini anlatır.

manga ve anime dünyasının motivasyon ilaçlarındandır.

Histeri veya isteri, psişik ve motor bozukluklar, özellikle duygusal reaksiyonlarda taşkınlık, ani sinirlenme, hareket bozuklukları, geçici kişilik değişimi ve günlük hafıza kaybı gibi çeşitli sistemlere ait psikosomatik şikayetlerle belirgin psikonevrotik bozukluk.

Bu başlık için fashion0034 nickli yazar tarafından ukde bırakılmış.
Bazen sebepli bazen de sebepsiz yere sürekli olarak mutsuz hissetme halidir. Bilimsel adı ise distimi. İsmine bakılınca sevimli bir şeymiş izlenimi veriyor ama işler öyle değil. Kronik mutsuzluk hafif ölçüde seyreden bir depresyon. Yaşam kalitemizi, hayata bakışımızı ve yaşamdan aldığımız keyfi etkiliyor. Ülkenin genel durumuna ve insanlarına bakınca kronik mutsuz olmayan insan oranı azdır diye düşünüyorum.

Cem yılmazın yeni işleri bana hitap etmese de yahşi batı'ya kadar efsaneydi. En azından tuttu diye aynı şeyi suyunu çıkarana kadar yapmıyor. Sırf bundan dolayı bile saygıyı hak ediyor. Adam av mevsiminde gerilim de oynadı, gora'da komedi de oynadı, iftarlık gazoz'da sıcak bir karakter de oynadı, karakomik filmler'yeni şeyler de denedi.

Üzüldüğüm tek konu ise gençken çerez tadında geyik espiriler yaparken yaşlandıkça mesaj verme kaygısına düştü tam da eleştirdiği şekilde. Bunda şaşılacak bir şey yok, 20 yaşında adamla 50 yaşında adam aynı şeyi düşünecek değil. Tersi saçma olurdu zaten.

Benim hayret ettiğim şey ise aslında cem yılmaz yeşilçam sevenler gibi dar bir kitleye hitap eden biri. Ona rağmen adam 25 yıldır güncelliğini kaybetmedi. insan özlüyor o gençlikteki geyikleri. Evde mukavvadan ev yapmaya çalışan çocuğun dramından marina alınır mı alınmaz mı gibi senin benim derdim olmayacak şeylere büründü. Eski hali bu yüzden daha güzeldi. Halktan uzaklaştığı bariz belli oluyor ama bu insanın doğası gereği yapacak bir şey yok.

ülkenin yetiştirdiği ender komedyenlerden. yaşayan efsane,güzel insan.adına ilk başlığını açan şerefine de nail oldum sayesinde. varolsun üstad.

Pizzadan sonra müthiş bir İtalyan geleneksel lezzeti.
Yanında güzel bir pesto sos ile harika gider.

Nehrin çocuklarının takımı. Tatangaların tutkusu.

Bu sene bodrumspor gibi tabansız bir takım yerine sakarya süper lig'e çıkmalıydı ama olsun. Yıllar çuvala girmedi.

Çok hızlı parlayıp çok hızlı söndü.

Halil Sezai - İsyan (güzel söyleyebildiğim tek şarkı)
Benim bu derdim ne yağan yağmurda
Ne yalancı sonbaharda
Ne bomboş sokaklarda...
En güzeli de bu şarkıyı yağmurlu bir akşam gününde kimseyi umursamadan söylemektir. (Herhangi bir kimse rahatsız edilmemiştir. Şarkı söylemek için en uygun yerlerden birisi üniversite kampüsleridir.)

Duzgün veya iyi bir çocukluk geçirmediğimden ötürü çok birşey anımsamasam da balonlar bana çocukluğumu hatırlatır. Çocukken yeni açılan mekanların balonunu toplardık.

32'den sonraki 34'den önceki sayı, rakam.

İki adet 3 rakamının yanyana duruşu.

Namazlarda Allah'ın övülerek zikredildiği, üç bölümden oluşan(giriş, gelişme, sonuç gibi düşünebiliriz)namaz tespihinin her bölümündeki boncukların sayısı.

siz bakmayın evlilerin evlenmeyin dediklerine, madem mutlu değiller, boşansınlar o zaman? evlilikte birtakım sorunlar yaşansa da, çoğu boşanmak istemez, çünkü bilir, boşanınca halinin perişan olacağını, evlilik güzeldir

Kırmızı endekste yeşil yakmayıp kırmızı yakan hisse korkusu.

Kutsal damacana, kolpaçino gibi serilerin senaristidir. Kendi yazdığı seneryolarda da oynamayı sever.

Son filmine dair bazı kesitler görmem izlemekten vazgeçmeme yetmiştir. Nasıl bir botoks yaptırdıysa mimikler yok olmuş konuşurken bile zorlanıyor adam gülüyor mu yoksa ağlıyor mu anlayamadım bile.

Bu saaten sonra da başarılı yapımlarda en azından oyuncu olarak kendisini görmeyiz diye düşünüyorum. Bir botoks bir insanı bu kadarmı bozar.

Zorlama kelimelerden biri.bunu kullanan herhangi bir insan evladını tanımadım.

söylerim, çok söylerim, kendi kendime de söylerim, koro marifetiyle de çok söyledim, konsere çıkıp solo da yaptım. kürdili hicazkar'ı tek geçerim sesime en çok bu makamın gittiğine inanırım. özetle üzerine çok fazla eğilmesem de müzik hayatımın her döneminde oldu. zamanında enstrüman da çaldım. ama söylemek her zaman ruhuma daha iyi geldi.

Şarkıyı bilmek ve hissetmekle alakalı olan ilham verici durum. Zeki müren şarkılarını çok iyi bildiğimden ve defalarca dinlemiş olduğumdan yakın çevreme az zeki müren şarkıları söylemedim... Sesim çok iyi değildir, ama genellikle iyiydim bu konuda. Biraz taklit yeteneğiyle de alakalı.