evet o bende de gözükmüyor bazen. tarayıcı ayarlar kısmından masaüstü sitesi diye bir seçenek var, ona basınca görebiliyorum anca. ya da bilgisayardan giriş yaptığımda.
ya alt kat komşum aylar önce bir şey getirmişti, tabak öylece duruyordu, sürekli aklımın bir köşesinde ama ikramlık bir şey yapınca da hiç aklıma gelmiyor tabağa koyup komşuya vermek. işte 2 ay önce falan taşındı neyse ki, beni de kurtardı şu dertten.
ya şimdi şöyle bir şey var, kıskançlıktan olsun ya da başka bir şeyden olsun fark etmez eşinin çalışmasına izin vermiyorsan ona istediği her şeyi ikiletmeden alacaksın o zaman. hem ben senin çalışmanı istemiyorum deyip, hem de eşin bir şey istediğinde 'para yok, alamam, gereksiz harcama yapma' gibi salak saçma laflar söylüyorlar, deli oluyorum gerçekten.
Dönüşüm :) Bu kitap bence her seferinde okuduğunda farklı bir bakış açısı kazandırabilecek bir kitap. İnan bu kitabı çok sevmemizin sebebini kendimizde bir gregor samsa bulmamıza bağlıyorum.
saatlerdir baş ağrısı çekiyorum. acaba neden diye düşünüp dururken aklıma bu gün hiç kahve içmediğim geldi az önce. bir aydınlanma yaşadım. sonra da hemen teşhisi koydum. evet ben iflah olmaz bir kafein bağımlısıyım. zaten benim bağımlılık eşiğim çok düşük. önüme gelene bağımlı oluyorum. bağımlılıklarımı elimden alsanız hiçbir şeyim kalmaz. işte öyle.
berbat bir gün geçirdim. hani böyle birilerine ihtiyacınız olur ama kimseyi bulamazsınız ya tam olarak öyle bir gündü. o kadar sevgiye, ilgiye ihtiyacım vardı ki, ağlayıp durdum. birini çok özlüyorum, var ama yok gibi mesela ki bu daha kötü. hiç olmasa hayatımda bu kadar özlemezdim herhalde. off sevmek hiç mantıklı bir hareket değil ya.
Önce kendine inan. 36 yaşındayım hissettiğin her kelimeyi daha önce çok yaşadım. Hala da zaman zaman yaşadığım oluyor. Ama artık bir girdap gibi içine almıyor beni
kendime güveniyorum ama 5 dakika da bir motivasyona ihtiyaç duyuyorum. hayatım kâbus gibi. tam kendimle meşgul olacağım, artık yeter başka şeylere üzüldüğüm diyorum, sonra herhalde evren beni sınamaya karar veriyor
:) bir yerde okumuştum. Hayatta başımıza gelen her şey bize ders vermek için geliyormuş. Ve biz bundan ders alamazsak sürekli benzeri sınavlardan geçiyormuşuz. Alman gereken derslere odaklan. Bedbahtlığa değil
yukarda yorumda yazdığını gördüm de aynı yılda iki ayrı flört yapılmasını garipsemişsin ama flört zaten tanışma dönemidir. henüz bir şeyler hissetmediğin, sadece tanımaya odaklandığın dönem. yani yılda bir değil on tane de flörtün olsa normaldir.
Hem güzel hem de daha yorucu. Bir dönem erkeklerden baya rahatsız oluyordum. Sonra bunun fazla olduğuna karar verip normale çevirdim. Beni hiçbir zararı olmayan insanın varlığından rahatsız oluyordum. Hani olmasa lar daha rahat olurdum. Hiç bilmemek de bu konuda cahil yapıyor. Bir şeyler olsun diye olmasını istemem.
erkeklerden rahatsız olma huyunu nasıl normale çevirdin isteyince?? bana bunun tersini öğret acilen, erkeklerden rahatsız olmak istiyorummm. en azından bomboş insanlarla vakit kaybetmiyorsun bu güzel bir şey ama. gereksiz üzülüp, kırılmıyorsun... doğru insanı hissedersin zaten merak etme
Öğretemem 🥲. İlkokul 2 sınıfta falandım okulda başkanlık seçimleri yapılıyor. Birisi geldi anlattı vs ama ben gözlerinde takılı kaldım. Sonra o zamanlar gün içinde abimle neler yaptığımızı konuşurduk. Abi dedim bir heyecanla böyle böyle oldu ama gözleri yemyeşil çok güzeldi dedim. O da bir daha durmayacağız seni anneme söylerim dedi. Ben de tamam söyleme dedim ve hep uzak durdum karşı cinsten... zaten kimse duvarlarını aşmak isteyecek kadar sevmemişki çaba göstermedi ya da hiç görmedim bile ben. Eskiden çok daha katiydim lise yillarimda... en yakın arkadaşım bile benimle bu konuları konuşmaktan cekinirdi. Arkadaşımı surekli rahatsız eden bir erkek kışını pataklamişligim var...
ilkokul yıllarında, abimle sürekli kavga eden çocuklarla facebook'ta konuşuyordum. sonra abim gördü konuşmaları, anneme anlattı falan ama engel olmadı bana, keşke olsaymış... duvarlarını aşmak isteyecek kadar sevecek bir erkeği bulmak zaten imkansıza yakın. benim de olmadı öyle biri, belki de ben fazla basit oldum. umarım çok sevip sevileceğin bir ilişkide bulursun kendini.
az önce bir ağlayasım geldi, ama beceremedim, en fazla gözlerim doldu. gerçekten ağlayamamak problem değil de bazen yalandan ağlamam gerekebiliyor. umarım geçici bir şeydir.
vardır. nazarın nelere sebep olabileceğini bilseniz aklınız durur. bana değen nazar da bence bardaklarımdan çıkıyor. tüm bardak setlerim bozuldu ama sevmediğim tabak setlerine hiçbir şey olmuyor. biraz da tabaklarım kırılabilir mi lütfen??
kar taneli sallantılı küpelerim var, o kadar güzeller ki... normalde bahar kadınıyım ben. ilkbaharı severim ama daha çok sonbaharı. yine de sırf bu küpeleri kullanabilmek için kar yağmasını bekliyorum.
tam ihtiyacım olan şey. herkesi, her şeyi unutturacak birine o kadar ihtiyacım var ki şu an. tanıdığım herkese ya kırgınım, ya nefret doluyum. sıfırdan biri girsin hayatıma, lütfen...
dizi final olmadan bittiyse artan boşluk hissi diyelim... bir ara şansıma izlediğim tüm diziler en heyecanlı yerinde sezon finali yapmıştı ve sonra yeni sezon iptaline karar verilmişti. aklıma gelince yine üzüldüm işte.