çok eskiden yapardım. biriktirirdim, biriktirirdim ve ya patlardım ya da üzülürdüm. sonra anladım ki bu çok faydasız bir yönelimmiş. önce etrafımda olan şeyleri umursamamaya başladım, derken keyfime bakmaya başladım. niye saçma sapan şeyler için kendimi yıpratayım ki? büyük olaylar haricindeki günlük olaylar ve küçük hacimli hiçbir sıkıntı biriktirilmeyi ve kafaya takılmayı haketmiyor.
Bazen yerinde bir harekettir. Sebebine gelince, içine atmadıkların yüzüne vurulduğunda içine atmandan daha çok yakar canını. Ayrıca içine atmak ayrı bir olgunluktur. İçine atmak yerine yapılacak en doğru eylemse konuyu çözümlemek ve bunu sorun halinden çıkarmaktır.
Zaman zaman büyük büyük patlamanıza sebep olur. Yarısını atın, yarısını atmayın çocuklar. Fay hattında gaz birikmesi gibi düşün, araşarda minik 3.4'lerin, 5.2'lerin olmazsa bir anda 7.4 vurursun, insanlar da şaşar kalır.
Uzun bir süredir yaptığım eylem.
bunu yapanlara kızardım önceden yani hiç mi kendini önemsemiyorsun? içine at at, hasta edersin kendini. ama bazen gerekli bir şey olabiliyor. ben içimde tutamıyorum. aşırı sinir yapıyor ben de. her şeyi herkesin yüzüne çarpıp, laf sokmazsam olmaz yani.
Yaptığım şey.büyük dertlerimi kimseye anlatmam çünkü kafa s.meye gerek yok.Herkesin zaten derdi var.
İçinizde bir çöp öğütücü varsa yapabilirsiniz.
Nedir bu çöp öğütücü içinize attığınız olumsuzluklardan sizi koruyacak herhangi bir motto, manevi mekanizma.
İnsanlara konuşularak hiçbir şey anlatılamiyor izah edilemiyor.
Birine dert anlatmak demek bir düşman eğitmeye dönüşmüş durumda. Agzinizdan çıkar her kelime dönüp dolaşıp k*cinizda patlıyor. O yüzden biz içe atmaya devam çocuklar.
illa birine patlarsınız
Çöplüğe dönmüş virane bir kent gibidir. Salın gitsin siz düşüneceğinize biraz da onlar düşünsün.
bunu yapmayın sonra sağlığınız etkileniyor inanın bana
sinir kat sayısını arttırır.
Psikolojik olarak sağlıksız bir durumdur ve bir şekilde kendimizi ifade etmemize ihtiyacımız vardır. Bunu yapmayıp içimize attığımızda bu bedenimizde fiziksel ve psikolojik sorunlara neden olur. Aşırı kilolu birçok insan duygularını ifade edemediği için duygusal yeme bozukluğuna sahiptir. Mutsuz olup içine kapandıkça ortaya çıkan duygusal açlığı yemek yiyerek bastırdığını düşünür. Veya tam tersi her şeyi içine attığında yemek yiyemeyen insanlar da mevcut.
Argoda 'her şeyin (içimize) kaçması' olarak da tabir edilen ancak aslında insanın kendiyle çekişmesini sergileyen hazin bir tablodur. Her şeyi içimize atmış olsak bile, çok geç kalınmamış olup, her şeyi gargara nevinden içimizden taşırmamız halinde kendiyle barışık, hür ve müreffeh bir hayat sergilersiniz ve herkes bu tabloya hayran kalır.
Zaman zaman yapmamız gereken. İnsanın en büyük dostu kendisidir ve kendinizi iyi yetiştirdiyseniz başkalarından yardım istemenize gerek kalmaz.
bunu yapa yapa içimin şiştiğini fark ettiğim için artık salıyorum anonim sözlük hesabımla
Her kabın belli bir kapasitesi var. içinin de. Çok zorlamamak lazım. Dertler bok gibidir. içinde tutamazsın, illa bir şekilde çıkar.
hayır diyemediğin kişiler mutluyken,senin depresyonla cebelleştiğin durumdur.
Sizi ruhen fazlasıyla yoracak olan durumdur. Yıllarca o kadar çok şeyi içime attım ki artık çöplüğe döndüm birileriyle dertleşmeyeli uzun zaman oluyor resmen kendi kendimi kara kutu sır küpü yaptım.
Birşeyleri içinizde saklamak onu unutmanıza yardımcı olmuyor hele ki hafızanız benim gibi güçlüyse.
Sonrasında dayanamayıp patlayarak, dışarıdakiler tarafından fazla reaksiyon veriyorsun diye suçlanacağınız eylemdir. En güzeli bu kadar içe atıp biriktirmek yerine, yavaş yavaş bile olsa, paylaşmak, rahatlayacak limanlar bulmak, hiçbir şey bulamıyorsan, gelip burada yazmak gerekir.
hesapsahibi
vicente
