entry silme alışkanlığımdan yeni kurtuldum. silme butonun tiryakisiydim o derece.
şimdi ise yazdıklarıma dokunmadan sadece istediğim zaman silebileceğim özgürlüğün tadını çıkarıyorum. bu sözlüğün verdiği özgürlük hissini seviyorum.
eee, yasaklar olmayınca silmenin de tadı kalmıyor haliyle.
adı lazım değil yerde sanki yasadışı bir şey yapıyormuşuz gibi silmeye çalışıyorduk. hiç adil değiller bu konuda. bana ait bir şeyi neden geri vermek istemiyorsun ve silme kotası koyuyorsun. olmaz öyle.
rahat ve özgür yazmayı herkes ister.
sakın yapmayın. yazmasanız da arada giriş yapmayı ihmal etmeyin.
uzun süren bir rahatsızlıktan dolayı tedavi sürecinden sonra sevdiğim sözlüğe bakayım dedim. tabi aylar geçmişti. bir de ne göreyim, gitmiş...
vedalaşamadım bile, neyse ki başka yerlerde yine buluştuk.
demem o ki, aynı banka hesaplarınızı sık sık kontrol ettiğiniz gibi sözlüğü de kendi başına bırakmayın.
uzun süren bir rahatsızlıktan dolayı tedavi sürecinden sonra sevdiğim sözlüğe bakayım dedim. tabi aylar geçmişti. bir de ne göreyim, gitmiş...
vedalaşamadım bile, neyse ki başka yerlerde yine buluştuk.
demem o ki, aynı banka hesaplarınızı sık sık kontrol ettiğiniz gibi sözlüğü de kendi başına bırakmayın.
keşke bütün bulaşıcı şeyler gülmek kadar sağlığımıza iyi gelseydi.
onun kadar harika bir aktivite yoktur. yeter ki olumlu güzel şeylere gülelim.
onun kadar harika bir aktivite yoktur. yeter ki olumlu güzel şeylere gülelim.
oradaki kalabalık ortam bir şeylerin kayıp hissini veriyor.
yazmaya devam etseydim sanki kendimden bir şey kaybedecekmişim gibi, kişiliğimden, görüşlerimden, zevklerimden, tam tarif edemiyorum size ama ne anlatmak istediğimi anlayacağınızı umuyorum.
bazı şeyleri üstteki yazar mischief kelimesi kelimesi tarif etmiş zaten.
hala (ortaokuldan beri) okuduğum tek şey debe sekmesidir. onun dışında yazma hevesim kalmadı. dışardan harika bir yer gibi görünür, bazen adı bile yeter, ama işin içine girince tam bir hayal kırıklığı.
muhteşem fragmana sahip boş bir film gibi.
yazmaya devam etseydim sanki kendimden bir şey kaybedecekmişim gibi, kişiliğimden, görüşlerimden, zevklerimden, tam tarif edemiyorum size ama ne anlatmak istediğimi anlayacağınızı umuyorum.
bazı şeyleri üstteki yazar mischief kelimesi kelimesi tarif etmiş zaten.
hala (ortaokuldan beri) okuduğum tek şey debe sekmesidir. onun dışında yazma hevesim kalmadı. dışardan harika bir yer gibi görünür, bazen adı bile yeter, ama işin içine girince tam bir hayal kırıklığı.
muhteşem fragmana sahip boş bir film gibi.
öz büyücüsü hikayesini konu alan fantastik dizi.
aynı zamanda bilim kurgu da diyebiliriz çünkü bilimle büyünün savaşına değiniliyor dizide. drama öğeleri de oldukça fazla ve dizi boyunca ağır basıyor.
baş rolde adria arjona var. person of interest ve true detective'de oynamıştı. oradan tanıyanlar olabilir.
dizi sadece 10 bölümlüktür. the witcher dizisi ile kıyaslanıyor fakat ikisinin arasında hiçbir benzerlik yok bana göre. daha çok star wars'ın uzak büyülü diyarların manzaraları ile kıyasladım istemeden.
dorothy aynı klasik bilinen hikayedeki gibi kendisini birden sihirli bir diyarda bulur, oz büyücüsünün dünyasında.
ilk giriş sahnelerinden sonra ne kadar değişik bir versiyonla karşı karşıya geldiğimiz anlaşılıyor.
örneğin, frank baum, romanındaki dorothy karakterini biraz daha yumuşak ve tatlı, daha masum, bazen çok meraklı ama genel olarak sevecen ve iyi kalpli biri olarak şekillendirmiştir.
dizideki dorothy'miz ise tam bir modern savaşçı gibi. romandaki ile hiç alakası yok karakterin. buna rağmen bu ayrıntı göze batmıyor, rahatsız etmiyor çünkü hikaye zaten baştan sona modernleştirilmiş ve her şey buna göre uyarlanmıştır.
severek izlediğim dizilerden biriydi . birçok dizi izlendikten sonra unutulur ama bu bambaşkaydı. nedenini bilmiyorum, bana inanılmaz derecede sürükleyici geldi. bölüm biter bitmez sonra ne olacak diye merak içinde bırakan bir yapım.
fantastik türleri sevenlere bir alternatif diyebiliriz.
aynı zamanda bilim kurgu da diyebiliriz çünkü bilimle büyünün savaşına değiniliyor dizide. drama öğeleri de oldukça fazla ve dizi boyunca ağır basıyor.
baş rolde adria arjona var. person of interest ve true detective'de oynamıştı. oradan tanıyanlar olabilir.
dizi sadece 10 bölümlüktür. the witcher dizisi ile kıyaslanıyor fakat ikisinin arasında hiçbir benzerlik yok bana göre. daha çok star wars'ın uzak büyülü diyarların manzaraları ile kıyasladım istemeden.
dorothy aynı klasik bilinen hikayedeki gibi kendisini birden sihirli bir diyarda bulur, oz büyücüsünün dünyasında.
ilk giriş sahnelerinden sonra ne kadar değişik bir versiyonla karşı karşıya geldiğimiz anlaşılıyor.
örneğin, frank baum, romanındaki dorothy karakterini biraz daha yumuşak ve tatlı, daha masum, bazen çok meraklı ama genel olarak sevecen ve iyi kalpli biri olarak şekillendirmiştir.
dizideki dorothy'miz ise tam bir modern savaşçı gibi. romandaki ile hiç alakası yok karakterin. buna rağmen bu ayrıntı göze batmıyor, rahatsız etmiyor çünkü hikaye zaten baştan sona modernleştirilmiş ve her şey buna göre uyarlanmıştır.
severek izlediğim dizilerden biriydi . birçok dizi izlendikten sonra unutulur ama bu bambaşkaydı. nedenini bilmiyorum, bana inanılmaz derecede sürükleyici geldi. bölüm biter bitmez sonra ne olacak diye merak içinde bırakan bir yapım.
fantastik türleri sevenlere bir alternatif diyebiliriz.
netflix'in "the resident" dizisinin ikinci sezonundayım.
bu kadar saracağını hiç tahmin etmemiştim. bölümler art arda akıyor.
rahatlıkla önerebilirim.
bu kadar saracağını hiç tahmin etmemiştim. bölümler art arda akıyor.
rahatlıkla önerebilirim.
(yazar: Yazuklug) ukdesi.
muhatap olmak istenmeyen kişiyi kırmamak adına yalanımızı temsil eden cümle.
buna hala inanan var mı, aranacak olsaydı çoktan aranırdı.
nadiren tamamen tesadüf sonucu tam arayacakken o anda karşı tarafın araması konu dışıdır.
muhatap olmak istenmeyen kişiyi kırmamak adına yalanımızı temsil eden cümle.
buna hala inanan var mı, aranacak olsaydı çoktan aranırdı.
nadiren tamamen tesadüf sonucu tam arayacakken o anda karşı tarafın araması konu dışıdır.
özellikle küçük çocuklar bu konuda çok yetenekliler,
hem ağlıyorlar hem derdini anlatmaya çalışıyorlar, öyle tatlı oluyorlar ki...
hem ağlıyorlar hem derdini anlatmaya çalışıyorlar, öyle tatlı oluyorlar ki...
(yazar: mefauf) ukdesi.
yazarların ikamet ettikleri şehirlerin açıklandığı bir forum başlığı.
aynı şehirden olanlar görüşebilir ve tecrübelerini sözlükte paylaşabilir ne güzel.
yazarların ikamet ettikleri şehirlerin açıklandığı bir forum başlığı.
aynı şehirden olanlar görüşebilir ve tecrübelerini sözlükte paylaşabilir ne güzel.
(yazar: marla) ukdesi.
ilk insan hayvanat bahçeleri 1970'li yıllarda açılmaya başlamıştır ve sonrasında yaygınlaşmıştır.
sergilenen insanlar Afrikalılar, Kızılderililer, pigmeler, çok zayıf, çok şişman ya da bir vücut anomalisi olanlar, kamburlar, cüceler, hatta aralarında türkler bile vardır.
o yıllarda Belçika, Hollanda, İspanya, Macaristan, Almanya, İsveç, İtalya, ABD ve daha pek çok devlet yıllarca insan hayvanat bahçelerine yer vermiştir. aralarından en son belçika 1958 yılında kapatmıştır ve dünyada resmi olarak kapatılan son insan hayvanat bahçesidir.
ilk insan hayvanat bahçeleri 1970'li yıllarda açılmaya başlamıştır ve sonrasında yaygınlaşmıştır.
sergilenen insanlar Afrikalılar, Kızılderililer, pigmeler, çok zayıf, çok şişman ya da bir vücut anomalisi olanlar, kamburlar, cüceler, hatta aralarında türkler bile vardır.
o yıllarda Belçika, Hollanda, İspanya, Macaristan, Almanya, İsveç, İtalya, ABD ve daha pek çok devlet yıllarca insan hayvanat bahçelerine yer vermiştir. aralarından en son belçika 1958 yılında kapatmıştır ve dünyada resmi olarak kapatılan son insan hayvanat bahçesidir.
Efseli safilin(hayvandan da aşağılık olan) zihniyeti insanlığa ne büyük kötülükler etmiş/ediyor…
(yazar: nobody) ukdesi.
gelecekte olur mu olmaz mı adminin kararıdır, şahsi fikrim olmamasından yanadır.
çok risklidir.
sözlüğün kapanmasına kadar yolu var. ilk sözlüğümde discord kanalımız vardı. orada muhabbet etmekten sözlüğe geçemiyorduk. çok sıcak gerçek anlamda samimi ve rahat huzurlu bir ortamdı.
burada da aynısı yaşanır mı bilemem, bakalım, göreceğiz ama önce sözlüğün varlığını düşünmek lazım.
gelecekte olur mu olmaz mı adminin kararıdır, şahsi fikrim olmamasından yanadır.
çok risklidir.
sözlüğün kapanmasına kadar yolu var. ilk sözlüğümde discord kanalımız vardı. orada muhabbet etmekten sözlüğe geçemiyorduk. çok sıcak gerçek anlamda samimi ve rahat huzurlu bir ortamdı.
burada da aynısı yaşanır mı bilemem, bakalım, göreceğiz ama önce sözlüğün varlığını düşünmek lazım.
(yazar: fashion0034) ukdesi.
abd'nin federal soruşturma bürosudur. ülkenin iç güvenliğini sağlar.
özellikle fbi temalı diziler efsanedir. ekrandan onları çok iyi tanıyoruz, klişe repliklerini ezbere bilecek kadar.
abd'nin federal soruşturma bürosudur. ülkenin iç güvenliğini sağlar.
özellikle fbi temalı diziler efsanedir. ekrandan onları çok iyi tanıyoruz, klişe repliklerini ezbere bilecek kadar.
daha kalabalık sözlüklerde mümkündür.
online listesinde yüz tane yazarımız olduğu zaman artı eksi fark etmeksizin 30 kadar bildirim gelebilir.
ama böyle de iyiyiz bence, nerde çokluk orda bokluk. bildirimsiz de olur.
online listesinde yüz tane yazarımız olduğu zaman artı eksi fark etmeksizin 30 kadar bildirim gelebilir.
ama böyle de iyiyiz bence, nerde çokluk orda bokluk. bildirimsiz de olur.
(yazar: mefauf) ukdesi.
çevrenizde gözlemlemişsinizdir, her grupta olumsuz, aksi, ters biri vardır ve onun yaydığı negatif enerjisi kısa sürede bütün çevresine yayılır.
herkesin rahatı bozulur, o eski konforlu sıcak ortam sayesinde bozulmuştur.
böyle "baş soğanlardan" en iyisi uzak durmak.
çevrenizde gözlemlemişsinizdir, her grupta olumsuz, aksi, ters biri vardır ve onun yaydığı negatif enerjisi kısa sürede bütün çevresine yayılır.
herkesin rahatı bozulur, o eski konforlu sıcak ortam sayesinde bozulmuştur.
böyle "baş soğanlardan" en iyisi uzak durmak.
(yazar: mefauf) ukdesi.
her şey yolunda giderken birden bir çılgınlık yapma isteğinin yükselmesine yenik düşüp harekete geçmenin sonucunda söylenir.
bulundukları durumun kıymetini bilmeyenler için kullanılır.
mesela çok iyi bir eşi ve çocukları, harika bir kariyeri vardır fakat bunlar onu tatmin etmez, ya iş yerinde arıza çıkarır, ya eşini aldatır ve çevresindekiler onun için "rahat battı" derler.
her şey yolunda giderken birden bir çılgınlık yapma isteğinin yükselmesine yenik düşüp harekete geçmenin sonucunda söylenir.
bulundukları durumun kıymetini bilmeyenler için kullanılır.
mesela çok iyi bir eşi ve çocukları, harika bir kariyeri vardır fakat bunlar onu tatmin etmez, ya iş yerinde arıza çıkarır, ya eşini aldatır ve çevresindekiler onun için "rahat battı" derler.
(yazar: mefauf) ukdesi.
gerçek sebeplerini açıklamak yerine ilişkiyi sonlandırmak için kullanılan klişe cümle.
hiçbir zaman doğruyu yansıtmaz. sadece karşı tarafının onurunu kırmadan işin içinden sıyrılmaktır.
gerçek sebeplerini açıklamak yerine ilişkiyi sonlandırmak için kullanılan klişe cümle.
hiçbir zaman doğruyu yansıtmaz. sadece karşı tarafının onurunu kırmadan işin içinden sıyrılmaktır.
(yazar: mefauf) ukdesi.
sözlük anonim bir ortam olduğundan içini dökmekte sakınca görmeyen yazar beyanı.
eskiden bunu çok yapıyordum.
artık içimde bir şeylerin kalmasına izin vermiyorum dolayısıyla sözlük için de bir şey kalmıyor.
sözlük anonim bir ortam olduğundan içini dökmekte sakınca görmeyen yazar beyanı.
eskiden bunu çok yapıyordum.
artık içimde bir şeylerin kalmasına izin vermiyorum dolayısıyla sözlük için de bir şey kalmıyor.
barbie bebeklerine bayılıyordum.
değişiklik olsun diye ya da farklı bir nedenle bir gün annem zenci bir barbie getirmişti.
ilk önce kutusunu bile açamadım, baka kalmıştım. sonra onun diğerlerinden daha özel olduğunu düşünerek en sevdiğim olmuştu. hala diğerlerin arasında siyah bir inci gibi duruyor.
değişiklik olsun diye ya da farklı bir nedenle bir gün annem zenci bir barbie getirmişti.
ilk önce kutusunu bile açamadım, baka kalmıştım. sonra onun diğerlerinden daha özel olduğunu düşünerek en sevdiğim olmuştu. hala diğerlerin arasında siyah bir inci gibi duruyor.
yatma vaktim gelince kedimin yanıma sokulup kıvrılması.
onun her gelişi beni mutlu ediyor.
onun her gelişi beni mutlu ediyor.
bu zihniyetteki kişi çok zengin olmalı ki çocuklarını daha rahat okutabilsin, eşinin ihtiyaçlarını daha rahat karşılayabilsin. aksi takdirde bir noktadan sonra maddi manevi iflas eder.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?
ben başardım, şimdi sadece okumak için giriyorum bazen.