"bir insan ne kadar kaybolmak istiyorsa o kadar bulunmak istiyordur." sözünü duymuştum.
hala arada aklıma gelir. dalar giderim.
bloody mary
1. nesil Yazar - 19. Seviye Zaman Yolcusu - Yazar -
- toplam entry 677
- takipçi 12
- puan 38581
mutluyken söz,
üzgünken cevap,
öfkeli iken karar verilmez.
üzgünken cevap,
öfkeli iken karar verilmez.
george orwell'ın 1984 kitabında kendimize ettiğimiz ilk ihanetimiz bizi son ihanetimize götürür.
star wars izleme sırası 4-5-6-1-2-3'tür.
numara sırasına değil yayınlandığı reel yıllarin kronoloji sırasına göre izleyin.
numara sırasına değil yayınlandığı reel yıllarin kronoloji sırasına göre izleyin.
rüyamda bana dev gibi bir örümceğin saldırdığını gördüğüm günden beri bu Allahını belası korkunun sahibiyim.
yazarların herhangi bir konu seçerek herhangi bir konuda tavsiye verdiği başlıktır. tamamen kafa dağıtmak ve ağzına kadar dolan bilgi dağarcığımızı boşaltmak için oluşturdum bu başlığı.
mary başlıyor.
skyrim'de paarthurnax'ı öldürüp blades'e katılırsanız size ejderha üzerinde %40 etkili bir katana ve ejderhaları daha kolay öldürmenizi sağlayan bir güç veriliyor.
mary başlıyor.
skyrim'de paarthurnax'ı öldürüp blades'e katılırsanız size ejderha üzerinde %40 etkili bir katana ve ejderhaları daha kolay öldürmenizi sağlayan bir güç veriliyor.
mesajlaşmaktan, telefonda konuşmaktan nefret eden biri olarak dahil olduğum gruptur. ben biriyle iletişim kuruyorsam onun yüzüne bakmam, mimiklerini okumam gerekir.
bu yüzden yeni tanıştığım birini ya da yakın çevremi uyarıyorum "bana asla mesaj atmayın, çok çok acil bir şey olursa o zaman arayın. bunun dışında da benimle yüz yüze görüşün." diye.
çünkü yüz yüze iletişimin dahil olmadığı hiçbir durum uzun sürmüyor. kaç arkadaşlığım bitti.
bu yüzden yeni tanıştığım birini ya da yakın çevremi uyarıyorum "bana asla mesaj atmayın, çok çok acil bir şey olursa o zaman arayın. bunun dışında da benimle yüz yüze görüşün." diye.
çünkü yüz yüze iletişimin dahil olmadığı hiçbir durum uzun sürmüyor. kaç arkadaşlığım bitti.
Reelde tanıdığım biriyle reelde anlaşabiliyorum ancak. Sanal arkadaşliklara zaten pek güven olmaz.
sanaldan reels taşıdığım hiç arkadaşım olmadı. ben anksiyeteli insanım, yüzünü görüp hayatını bilmediğim hiç kimseye iletişim bilgilerimi vermem.
Sanal bir grupta tanışıp hatta birbirimize hediyeler aldığımız arkadaşlarım oldu ama sadece ikisi ile konuşmaya devam ediyorum sadece. Çok arkadaş çok dert. Her biri ilgi istiyor birde...
tatlım bu işin ayarı şu. sanaldan arkadaş kalacaksan kafası temiz insanla muhatap olacaksın. sürekli ilgi isteyen, neden yazmadın ya da keşke şöyle böyle olsak kısacası yetinmeyen insanın ebesini evine kadar yolu var.
Kesinlikle valla ya. Yetişkinler, yetişkin olsun... çok temiz, kafa rahat arkadaşlık budur.
bazı basliklari sadece başlık açmak için sanki. bunun dışında bazı fikirlerini destekleyip takdir ederken, bazılarına kırmızı bayrak salladığım bir yazar. ekstra olarak inek öğrenci havası veriyor.
(yazar: mischief)
fikir: yazarlar birden fazla entry girmesinler bu başlığa da hep aynı kişi hakkında yorum yapılmasın.
(yazar: mischief)
fikir: yazarlar birden fazla entry girmesinler bu başlığa da hep aynı kişi hakkında yorum yapılmasın.
Eyvallah
çünkü burada istediğimi yazıp istediğimi siliyorum. gerçek hayatta delete tuşu yok maalesef.
bir de insanlar mizah anlayışımı anlamayacak kadar salaklar.
Ben anlıyorum boşver çoğunluğu
Çoğunluğun peşinden gitmek bok yoluna gitmektir
çoğunluğu boşverdiğim için konuşmuyorum zaten milletle. ajsjakskajd
"sevişeyazdım, sevişmek üzereyken partnerim balkondan atladı veya sevişmekten son anda vazgeçip partnerim koşarak uzaklaştı." şikayetleri için kullanılan tabir.
(bkz: cinsel olmayan sevişme).
"acıma yetime döner koyar... tekmeyi" temalı sözün kurtlar vadisi uyarlaması olan felsefedir.
rakibini küçümsemenin bedelini ödedi. şevko'nun da geleceği vardı ama önünü göremeyecek kadar sinirlendirildi.
kurtlukta düşeni yemek kanundur.
kurtlukta düşeni yemek kanundur.
merak, merak, merak.
merak duygusu.
birinin hayatına dahil olarak heyecanınızı yatıştırır ve duygusal olarak birbirinizi sömürmeye başlarsınız. bu yüzden baştaki heyecan, istek, kıpır kıpırlık yoktur.
diğer yazarların yorumlarını alalım.
merak duygusu.
birinin hayatına dahil olarak heyecanınızı yatıştırır ve duygusal olarak birbirinizi sömürmeye başlarsınız. bu yüzden baştaki heyecan, istek, kıpır kıpırlık yoktur.
diğer yazarların yorumlarını alalım.
bir yıl önceki eski sevgilim tarafından hissettiğim duygudur. aynı zamanda ilk erkek arkadaşımdı kendisi. sevildiğimi değil ama, birinin beni beklemesi, özlemesi, merak etmesi, benimle konuşmayı beklemesi ve bunları bilmek çok güzel duygulardı.
umarım herkes bir gün bu heyecanı gerçekten tadar.
umarım herkes bir gün bu heyecanı gerçekten tadar.
geriye kalan hayatını yanan askerliğini hayırdır çekerek geçirmeye neden olacak harekettir.
(bkz: baskıcı aile itemleri)
Seni anlıyorum.üzücü durum.
zehir ve ilacı ayıran şey dozudur.
evlilik aşkı öldürür. yiyin için sevişin sonra zıbarın yatın aşağı. belanızı da aramayın.
Evet ama sevgiyi diriltir. Ben aşkı kısa mesafecilere benzetirim. Doğası gereği çok kısa sürer ve sürmeli. Sevgiyi ise maratona. Evet aşk olmalı, sevgiye basamaklık ettiği için;) naçizane düşüncem bu yönde…
yazarların ettiği ilk fiziksel kavgaları anlattıkları başlık.
ben hiç unutmuyorum daha 2. sınıfım. üst sınıflardan bir çocuk da bana sataşıyor, vuruyor kaçıyor falan. en uyuz olduğum şeydir birinin beni dürtmesi.
birkaç kez yaptı dedim yanlışlıkla olmuştur. sonra bi farkettim uzaktan kesiyor beni p-ç p-ç sırıtarak, yanıma gelince de vuruyor. dedim seni yatırmayan mary'i yedi cihan...
ertesi gün yine sınıfta ayaktayım işte girdi sınıfa geldi dürttü hiçbir şey yokmuş gibi. pardon dedi arkasını döndü. arkasından yaklaşıp arka dizine bir tekme koydum, hint filminde kurşun yemiş aktör gibi yere kapaklandı. kalkıp beni kovalayacaktı sınıftan çıkarken masadaki suluğu alıp i
içindeki suyu da yüzüne fırlattım yerden kalkmadan ve müdür yardımcısının odasına kaçtım.
yakalasaydı dümdüz ederdi beni iyi ki kaçmışım. müdür annemi babamı çağırmıştı okula "mary erkek dövmüş" diye. hem çocuktan dayak yerim diye 2 gün okula gitmedim hem de adım serseri mayın'a çıkmıştı.
ben hiç unutmuyorum daha 2. sınıfım. üst sınıflardan bir çocuk da bana sataşıyor, vuruyor kaçıyor falan. en uyuz olduğum şeydir birinin beni dürtmesi.
birkaç kez yaptı dedim yanlışlıkla olmuştur. sonra bi farkettim uzaktan kesiyor beni p-ç p-ç sırıtarak, yanıma gelince de vuruyor. dedim seni yatırmayan mary'i yedi cihan...
ertesi gün yine sınıfta ayaktayım işte girdi sınıfa geldi dürttü hiçbir şey yokmuş gibi. pardon dedi arkasını döndü. arkasından yaklaşıp arka dizine bir tekme koydum, hint filminde kurşun yemiş aktör gibi yere kapaklandı. kalkıp beni kovalayacaktı sınıftan çıkarken masadaki suluğu alıp i
içindeki suyu da yüzüne fırlattım yerden kalkmadan ve müdür yardımcısının odasına kaçtım.
yakalasaydı dümdüz ederdi beni iyi ki kaçmışım. müdür annemi babamı çağırmıştı okula "mary erkek dövmüş" diye. hem çocuktan dayak yerim diye 2 gün okula gitmedim hem de adım serseri mayın'a çıkmıştı.
Aman benide dövmeyin :d bir korkmadım değil
İyi olmuş y.şağa
hakedeni döverim hakettiğim de beni dövsün.
Fair enough
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?