Yetişemiyorum, zamanım olsa param olmuyor param olsa zamanım olmuyor... gezmek istiyorum, kitap okumak, dizi - film izlemek, hayatın her bir zerresinin tadına vararak yaşamak istiyorum. Kendi hayatımda figüran olmak istemiyorum.
Babamın soyadını beğenmiyorum ama bir dönem sanki onlardan farklı bir soyada sahip olsam yabancı olacakmış gibi hissederdim. Şu an öyle hissetmiyorum ama tercihim keyfime bağlı olur. Kararlarıma saygı duymayan birisi ile zaten bir yola çıkmam. Akademik anlamda boşanma olduğu taktirde sıkıntı çıkıyor. Evlenince anında soyadın değiştini ama boşanma durumunda güncellenmenin kolay kolay yapılmadığını duydum.
Söyleyemiyorum malesef ki ama yeterli maddi duruma sahip olsam kesinlikle eğitim alırdım... Allah vergisi ancak yeterli çalışmayla dublaj yapabilirim o kadar ama eğitim alabilmem şimdilerde oldukça zor. Edebi anlamda yeteneğimi kaybettim ama bari bunu kaybetmeyeyim. Az önce bir reels izledim. Bir çift düğünlerinde şarkı söylüyordu. Çok hoş olmuştu gerçekten. Güzel şarkı söyleyebilmek büyük ayrıcalık benim için. Çok isterdim Çok...
Az ve öz ürün kullanın. Buna rağmen bir şey cildimi komedan yaptı ve ben elime bıçağı alıp hangisiyse ona saplamak istiyorum. Günde 12 saat cildimde güneş kremi ile duruyorum bu sebeple olabilir mi diye düşünüyorum. Çünkü ise başlamadan önce böyle bir problemim yoktu.
Stres ve beslenme alışkanlıklarının değişmesi kaynaklı da olabilir. Stresli ve yorucu bir işe sahipseniz nedeni bu da olabilir. İşe başlamadan önce böyle bir problem yoksa kullanılan güneş kremi ile ilgili olmayabilir.
Yorucuve stresli bir işte çalışıyorum ama umrumda degil açıkçası iş yeri içerisinde olanlar. Hatta öncesine göre daha iyiyim mental olarak. Bilemiyorum sebebi ne ama...
Aşk benim için büyük bir şey ilk hoslanti diyeyim ben. İlkokul 2.sinifta falanim ve başkanlık seçimleri var. Birisi geldi ama gözleri nasıl güzel bir yeşil... eve gittim ve abim günümün nasıl geçtiğini sordu anlattım. "Çok güzel gözleri var demiştim..." Sonra anneme seni söylerim dedi. Söyleme dedim o da bir daha görmeyeceğim demişti... Ben o defteri o gün kapattım. Hep uzak durdum. Hep duvarlarım oldu... yıllar sonra depremden önce birinden hoşlanmısim ama işte hani bana imkansız geldiği için uzak duruyordum sonra şehir değiştirince daha çok hoşlandığımı farkettim. Her gece yatmadan instagram profiline bakıyordum... farklı şehirlere dağıldık hiç göremez oldum. Daha sonra arkadaşımdan depremde vefat ettiği haberini aldım. Öyle çok kalbim sıkıştı ki anlatamam. Kendim için değil onun hayalleri için uzun zaman ağladım, paramparça oldum. Her şey gibi bunu da atlattım...
Arkadaş olduğunuz karşı cinsiyetteki birine yürümeyin lütfen. Birine yazabilmeniz bu kadar kolay olmasın. Azıcık da anlayın karşı tarafın böyle bir şey istemediğini ve sizi kırmadan aslında cevaplariyla anlatmaya çalıştığını. Uykumdan oldum bir kez daha erkeklere uyuz oldum. Neyse ki bir hemcinsimle konuşmak iyi geldi. Çok iyi kalpliyim hala eskiden yakın olduğum bir arkadaşım olduğu için kırmamaya çalışıyorum. Demek istiyorum ki sen çok iyi birisin ama benden uzak dur... 😬 Beni yabani ve kaba biri olmaya zorluyorlar.
Yaşanan yerin önemli olduğu kadar çalışılan iş de önemli. Malesef ki iş yerinde erkeklerin bir çoğundan kötü koku geliyor. Her gün duş almadıkları kanısındayım. Zaten bu iş kiyafetlerindeki kirden de belli oluyor.
Adana da daha önce hiç yemedim ama Ankara da yiyip yiyebileceğim en iyi Adana kebabını yedigimi düşünüyorum. Et kalitesi o kadar güzeldi ki anlatamam. Normalde dışarıda kıyma türü et yemek istemem ama bu kez iyi ki yemişim dedim.
Yakın zamanda bir eşek (abim) kaza yaptı. Lütfen uykusuz ve mola vermeden araba kullanmayınız. Çok şükür kendileri iyi ama araba için bunu söyleyemeyeceğim. Arabayı da yeni almıştı soyleceklerim bu kadar...