Müptezeliyim. Ama mevcut şartlarda kendimle kalabildiğim çok az zaman var.
succulent
1. nesil Yazar - 21. Seviye Doğa koruyucusu - Yazar
- toplam entry 970
- takipçi 23
- puan 45955
Açısal bakılırsa 180 derece dönüş yapan çok nadir insanlar vardır. Bir insanın oluşumu çevresel faktörler, hayat faktörü ve deneyimlerle çok kez değişime uğrar. Düşüncesi, bakış açısı, ufku değişebilir. Özünde iyilik-kötülük anlamında değişim konusundan söz edecek olursak da insan aynı Çin felsefesi olan yin yang gibidir. Tercihen iyilik yapar tercihen kötülük yapar.
Beynimin içi. Açıkça çok önemli bir tarihi bilgi olmadıkça tüm notlarım beynimin içindedir. Sadece tarihleri aklımda tutamam onun dışında çok sorun yok.
Elin iyisinden kendi kötün evladır derler büyükler. Her etrafındaki sonradan tanıştığın insanların içinde de kötüler olabileceği gibi akrabaların da içinde aynısı olabilir. Beş parmağın beşi bir olmaz. Ama sınırlarını çizersen, mesafeler koyarsan bunlardan da arınabilirsin. Hiçbir yerde akrabalarına mesafe koyma yazmıyor.
Belki 3 sefer yeniden baştan izledim. Hayatımda tek bir şeyi yeniden yeniden izlediysem o da sadece kanıt dizisidir. Polisiye severim, hem okumasını hem de izlemesini ama bir Türk yapımı için gerçekten müthiş bir örnek
Bir gün link paylaşmayı öğreneceğim inşallah
Anın şarkısı
Vay- Eda baba
Vay yine mi keder
Ama yeter artık
Yeni kapıda kara geceler
Vay, Çileli başım
Ortasında kışın
İyice beter
[url]https://music.youtube.com/watch?v=6VlSoeMvBdU&si=yywf1RsBhky8IE5V[/url]
Anın şarkısı
Vay- Eda baba
Vay yine mi keder
Ama yeter artık
Yeni kapıda kara geceler
Vay, Çileli başım
Ortasında kışın
İyice beter
[url]https://music.youtube.com/watch?v=6VlSoeMvBdU&si=yywf1RsBhky8IE5V[/url]
entry girerken alt tarafta çapa resminin yanındaki s harfi değil onun yanındaki youtube butonu gibi bir şey var ya, ona tıklıyorsun, sonra çıkan parantez içine eklemek istediğin youtube linkini kopyalıyorsun.
Deniyorum hemen
Yok ben de linklerin kuyrukları aktif olmuyor. Niye olmuyor anlamadım
Ben hiç bir yere basmadan copy past yaptım, oldu. Bi de öyle dene istersen
Denedim öyle de olmuyor denemedim buton kalmadı
O zaman s o s @yazar çizer 🙏
Ondan da yardım diledim oda başka bişi dedi. Ama yine olmuyor
Tüm işlerimi bitirdim. Muhasebeye evraklarımı da teslim ettim. Artık bahçede oturup güneşin tadını çıkarma zamanı geldi.
Bir ajan tararından yakın zamanda ifşalanmış gruptur.kanıt yetersizliğinden ispatı mümkün olamadığı için askıya alınmıştır.
Cetvelin ölçü birimi dışında ne işe yaradığını öğrenilen dönemlerdir.
Tıp fakültelerinden mezun olmuş herhangi bir pratisyen hekimin yapabileceği bir doktorluktur. Ama aynı zamanda tus'a girerek ve 3 yılda asistanlık yaparak da aile hekimliği ünvanı kazanılabilir. Günümüzde sağlık ocaklarının yerini aile hekimlikleri almıştır. Bu birden çok doktora da sahip olan kuruluşlar tek hekimle de başlayabilir. Aile hekimlikleri, ihtiyaç olunan bölgeye bir tür tayin(atama) ile giderler. Ama hali hazırda bölgede bir aile hekimliği binası yoksa bunun için tüm çabaları kendileri harcamak zorunda kalırlar. Sağlık bakanlığının standartlarına uygun (bunun için bir yönetmelik vardır) fiziki şartları sağlayan bir bina bulmak ile başlarlar. Yoksa da binayı o seviyeye getirmek zorundadırlar. Emzirme odası, doktor odası, enjeksiyon odası, bekleme alanı gibi alanları kapsayan bu şartları devletin verdiği küçük bir bütçeyle yani kendilerinden de bütçe ekleyerek hazırlarlar. Peki tabii bir sürü de ekipman. Daha sonra denetimler yapılır ve uygun şartlar sağlanıyorsa hizmete başlanabilir. Bununla da bitmeyip belli bir hasta kotası koymuşlardır. 1 yıl içinde o hasta kotasına ulaşmayan aile hekimlerinin bölgedeki görevi son bulur. Aile hekimlikleri birinci basamak sağlık kuruluşlarıdır. Avrupa'da normal şartlarda aile doktorunuza gitmeden ileri basamak bir sağlık kuruluşuna gidemezsiniz. Türkiye'de ise bu böyle değildir tabii. İstediğiniz yere istediğiniz gibi gidersiniz. Aile hekimliği mantığı basit hastalıkların teşhisi ve olası hastalıkların yönlendirilmesinin yapılacağı, uzman doktoru meşgul etmemek adına raporlu ilaçların yazılabileceği bir basamaktır. Aynı zamanda aşı takibi ve gebe takibi de yaparlar. Bunun dışında herhangi cerrahi bir girişim, yada büyük bir teşhis yapabilme donanımına ve ekipmanına da sahip değillerdir.
Mamografi, bir takım meme hastalıklarının teşhisini koyabilmek için kullanılan bir radyolojik görüntüleme yöntemidir.
Günümüzde kanserin yayılması ile bu tetkikin bir tarama haline dönüşmesi hasıl olmuştur.
Genellikle kadınlarda görülen meme kanseri erkeklerde de nadir de olsa görülebilir.
İşlemin geçmiş zamanlardan bu yana bilinen klasik bir yöntemi vardır. Teknoloji geliştikçe bu ilkel sıkıştırarak çekim yapılmasının değişmemesinin nedenini meme dokusunu tabana yayarak olabilecek bir üst üste binme(süperpoze) durumunda kaçırılabilecek patolojiyi engellemek adınadır.
Tabii teknoloji geliştikçe cihazları da değişmiş eskisi kadar ağrılı olmaktan çıkmıştır. Zira işlem sabit bir görüntü algılayıcısı üzerine yerleştirilip üstündeki hareketli kaşığın meme dokusunu sıkıştırarak sağlanır. Bu aşama da işlemi yapan tekniker çok önemlidir. Çünkü meme dokusunun bittiği noktaya kadar çekim alanı içine dahil edilmesi gerekir. Bunun için özel pozisyonlar vardır. Ve görüntü üzerinde pektoral kası görünüyorsa tüm meme çekim alanına dahil olmuş demektir. Bu da olası bir patoloji atlamamak için çok önemlidir.
Standardı 40 yaş üstü kadınlara yapılıyor olsa da bazı riskli ultrason görüntülerinde hekim 35 yaş üstü kadınlara da 40 yaşına kadar 1 kere Mamografi çektirmeyi önerir. Bunun sebebi o şüpheli görüntünün ilerlemesini izlemek açısından 40 yaş öncesi bir pilot görüntüdür.
Peki bu 40 yaşın belirleyici unsurları nelerdir?
Meme dokusu, daha genç yaşlarda daha fibrokistik bir yapıda olabilir. Aslında iki tür meme vardır. Yağdan zengin ve fibrokistik.
Yağdan zengin meme dokusu Mamografide daha belirleyici bir görüntü verirken, fibrokistik meme aynı şekilde bir görüntü vermez.
40 yaş sonrası genellikle vücut yağ oranı artmaya başladığı için memelerde bundan nasibi alır ve daha belirleyici bir görüntü almaya elverişli olur.
Böyle durumlarda ultrason daha faydalıdır.
Zaten Mamografi tek başına bir teşhis koyma yöntemi de değildir, ultrason ile tamamlanması gerekir.
Zira bazı patolojiler (kalsifikasyonlar) Mamografide görünürken bazı kistik yapıların ne olduğunu da ultrasonda ayırt edilebilir.
Bunların hepsinde bir patoloji söz konusu ise ileri tetkik olan meme mrı istenir. Bunu da başka bir zaman detaylı olarak yazacağım.
Günümüzde kanserin yayılması ile bu tetkikin bir tarama haline dönüşmesi hasıl olmuştur.
Genellikle kadınlarda görülen meme kanseri erkeklerde de nadir de olsa görülebilir.
İşlemin geçmiş zamanlardan bu yana bilinen klasik bir yöntemi vardır. Teknoloji geliştikçe bu ilkel sıkıştırarak çekim yapılmasının değişmemesinin nedenini meme dokusunu tabana yayarak olabilecek bir üst üste binme(süperpoze) durumunda kaçırılabilecek patolojiyi engellemek adınadır.
Tabii teknoloji geliştikçe cihazları da değişmiş eskisi kadar ağrılı olmaktan çıkmıştır. Zira işlem sabit bir görüntü algılayıcısı üzerine yerleştirilip üstündeki hareketli kaşığın meme dokusunu sıkıştırarak sağlanır. Bu aşama da işlemi yapan tekniker çok önemlidir. Çünkü meme dokusunun bittiği noktaya kadar çekim alanı içine dahil edilmesi gerekir. Bunun için özel pozisyonlar vardır. Ve görüntü üzerinde pektoral kası görünüyorsa tüm meme çekim alanına dahil olmuş demektir. Bu da olası bir patoloji atlamamak için çok önemlidir.
Standardı 40 yaş üstü kadınlara yapılıyor olsa da bazı riskli ultrason görüntülerinde hekim 35 yaş üstü kadınlara da 40 yaşına kadar 1 kere Mamografi çektirmeyi önerir. Bunun sebebi o şüpheli görüntünün ilerlemesini izlemek açısından 40 yaş öncesi bir pilot görüntüdür.
Peki bu 40 yaşın belirleyici unsurları nelerdir?
Meme dokusu, daha genç yaşlarda daha fibrokistik bir yapıda olabilir. Aslında iki tür meme vardır. Yağdan zengin ve fibrokistik.
Yağdan zengin meme dokusu Mamografide daha belirleyici bir görüntü verirken, fibrokistik meme aynı şekilde bir görüntü vermez.
40 yaş sonrası genellikle vücut yağ oranı artmaya başladığı için memelerde bundan nasibi alır ve daha belirleyici bir görüntü almaya elverişli olur.
Böyle durumlarda ultrason daha faydalıdır.
Zaten Mamografi tek başına bir teşhis koyma yöntemi de değildir, ultrason ile tamamlanması gerekir.
Zira bazı patolojiler (kalsifikasyonlar) Mamografide görünürken bazı kistik yapıların ne olduğunu da ultrasonda ayırt edilebilir.
Bunların hepsinde bir patoloji söz konusu ise ileri tetkik olan meme mrı istenir. Bunu da başka bir zaman detaylı olarak yazacağım.
Antibiyotik genellikle bakteriyel hastalıkları iyileştirmek için kullanılır, yani bakteriler üzerinde etkisi varken, viral hastalıklar için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Ama yine viral hastalıklarda da hali hazırdaki tedavi ile eş zamanlı destek verilebilir(olası bakterilerin hastalığı desteklemesine önlem amaçlı). Antibiyotikler 12 saatte bir alınmalı(bazıları 24 saat)ve yazılan gün kadar tüketilmelidir ki hastalığa sebep olan bakterinin bu antibiyotik türüne direnç kazanması engellensin. Çoğumuz iyi olduk diye tedaviyi keseriz. Aslında bu yanlıştır. Onun dışında gereksizce antibiyotik alımı, gerekli olduğu hallerde iyileştirme oranını düşürür. Çünkü her seferinde direnç kazanırız. Aynı zamanda her ilacın olduğu gibi antibiyotiklerinde bir sürü yan etkisi vardır. Günümüzde antibiyotiklerin leblebi gibi tüketilmesinin önüne geçebilmek için reçetesiz şekilde satılmaları yasaklanmıştır.
Her şey zehirdir, önemli olan dozudur.
Tıbbın kurucularından olan, paracelsus'a ait bir söz.
Tıbbın kurucularından olan, paracelsus'a ait bir söz.
Ara ara kronik bir hastalığım beni yoklayıp duruyor. Bugün de o günlerden biri. Yorganın altında iki büklüm yatıyorum. Isınırsam kalkarım belki.
Içgüveysinden hallice
Yarım kalan ilişki değildir yarım kalan hislerdir zannımca. O kişiden nefret mi ediyorsun seviyor musun? Bu ikilemde kaldığında bitmiştir. O yüzden bittikten sonra kafan karışır durur, bu kafa karışıklığı sana onu hatırlatır, zamanla azalarak yok olur. O karışıklık esnasında sakın olaki geri dönüş yapmaya kalkmayın. Bir şey bir kere bitiyorsa hiçbir şey eskisi gibi olmaz.
Aradığı kişiye dair kriterinin oldukça yaşamsal bulgular göstermesini bekleyen insandır. Sadece nefes almasının yeterli olmasını söylemesiyle biraz Mevlana'dan esinlenmiş gibi geliyor. “Gel ne olursan ol, yine gel” diyerek mesnevinin izinden gidiyor olabilir.
Günaydın sözlük. Bugün güne ekinlerim baş verirken üstüne kırağı düşmüş de hepsi dondan ölmüş gibi uyandım.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?